Belediye niye?
Melih Aşık; Partinin bir yerlerde yazılı yerel yönetim program ve politikası var mıdır? Özgün fikirleri ve politikaları var mıdır?
Kemal Kılıçdaroğlu partinin ilk kez seçilen 62 milletvekiliyle gruplar halinde TBMM’de görüştü. Gazetelere göre, Kılıçdaroğlu onlardan “yerel seçimlere odaklanılması”nı istedi.
Peki, yeni ve eski milletvekilleri seçim bölgelerinde halka ne anlatacaklar? Genel Merkez, il ve ilçelerde halkın belediyelerden beklentilerine ilişkin anketler yapmış, sonuçları derlemiş, birer bilgi notu olarak yeni milletvekillerinin (ve yereldeki parti örgütlerinin) eline vermiş midir? Partinin bir yerlerde yazılı yerel yönetim program ve politikası var mıdır? Özgün fikirleri ve politikaları var mıdır?
Bunlar yoksa vekiller gittikleri yerlerde halka ne anlatacaklar, sorulara nasıl yanıt vereceklerdir?
CHP temsilcileri halkın önüne çıkıp göğüslerini gere gere mesela:
“Bizim belediyelerimizde rüşvet ve yolsuzluk yoktur. Bizden önce yolsuzluk olmuşsa bunun hesabını da sorarız. Bizim belediyelerde liyakat ölçülerine dikkat edilmekte, kimseye ayrıcalık yapılmamaktadır. Bizde üreticinin emeğini değerlendirmek esastır. Kooperatifleşmek, kentlerde üretici pazarları kurmak programımızın ana hedefleri arasındadır...”
Diyebiliyorlar mı? Diyebilecekler mi? O zaman bir avantajları olacak. Aksi takdirde, seçmen iktidar destekli belediye başkan adayı her kimse ona yönelecektir.
Sağlam ve inandırıcı program… Dürüst ve kararlı aday… Belediye seçimlerinde avantaj oradadır.
PET ŞİŞE
Milliyet’in dünkü baş sayfasında küçük ama önemli bir haber:
“Güneş altında uzun süre bırakılan pet şişe sular, plastiğin suya karışması sonucu tehlike arz ediyor.”
Tatil yörelerinde market ve büfelerin önlerine göz atınız... Pet şişeler 40-50 derece sıcağın altına dizilip bekletilir. Geçen yaz Bodrum’da bu yüzden bir iki büfeyle tartıştık. “Şu pet şişeleri güneşin altından alın, gölgelik yere koyun” deyince, neredeyse dayak yiyecektik. Büfeciler hayatlarında ilk defa duydukları bu uyarıyı küfür gibi algıladılar. Cevap vermeye tenezzül bile etmeden dalgalarına baktılar.
Bu konuyla belediye zabıtasının ilgilenmesi iyi olur. Ancak belediyeye söyleseniz, onlar da dalga geçtiğinizi zanneder.
Bu tür sağlık konuları belediyelerin de gündemine gelmiyor. Gündemde hep akçalı konular var malum!
VİCDAN
Aslan parçası gibi bir kız. Güçlü kuvvetli. Yüzünden sağlık fışkırıyor. Zaten basketbolcuymuş.
Zonguldakspor’da basketbol oynuyormuş. Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaya geçidinden karşıya bisikletiyle geçerken bir otomobil gelip hızla çarpıyor. Mihrace Buğdaycı adlı bu sporcu kızı hayattan ayırıyor. Sürücü önce karakola sonra adliyeye sevk ediliyor. Yargıç onu adli kontrol serbest bırakıyor. Gazeteler kamera kayıtlarını yayınladı. Mihrace araç vurmadan önce karşıdan karşıya bisikletiyle geçerken görülüyor. Araç yaya geçidine gelirken yavaşlamak ve geçenlere yol vermek zorunda olduğu halde, anlaşılan tam gaz girmiş geçide, frene bile basmamış.
Verilen karar: Adli kontrolle serbest.
Soruşturma o kadar kısa sürede tamamlandı mı? Sanığın kaçmayacağına nasıl ikna olundu? Gelin de anlayın...
KARTAL
Şu satırlar sütunumuzda geçen yıl, 2 Haziran 2022 tarihinde yayımlandı.
Bakın o gün aynen ne demişiz:
“Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un hem görüşlerini hem uygulamalarını beğeniyoruz. Ancak teknik direktörlüğü İsmail Kartal’dan alıp yerine Jorge Jesus’ü getirmesi sanırız başını çok ağrıtacak.
Neden derseniz? İsmail Kartal bu sezon Fenerbahçe’yi neredeyse küme düşerken ele aldı. Futbola döndürdü. 14 maçta 11 galibiyet 3 beraberlik yazdı tabelaya...
Jorge Jesus yeni kuracağı takımı ne zaman düzlüğe çıkarır belli değil. Eğer ilk haftalarda başarılı olamazsa sabırsız taraftar hem onu hem Ali Koç’u tefe koyar. Ali Koç o yüzden büyük risk aldı.”
***
Benim o gün oturduğum yerden gördüğümü FB yönetimi görememiş. Jesus macerasına girmişler. Neyse ki bir yıl sonra doğru yolu buldular. Hadi bakalım kolay gelsin!
DERS
Basketbol koçu Oktay Mahmudi’nin bir sözünü küpe olarak kulaklara asmak istiyoruz:
“İyi yöneticinin her şeyden önce dinlemesini bilmesi lazım. Şunu bilmesi lazım ki amacı her tartışmadan galip ayrılmak değildir. Öncelikli görevi, takım için en iyisini yapmaktır.”
İZİN
Değerli okurlar, yıllık yorgunluğu üzerimizden atmak üzere izin rica ediyoruz.
Görüşmek üzere...
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları