Bilir-bilmez...

Tarih: 14.02.2015

Melih Aşık; Başbakan Davutoğlu, 3. havalimanı inşaatını ziyaret etti, projenin en doğru yerde gerçekleştirildiğini söyledi. Acaba öyle mi?

Yargıdaki en büyük sorunlardan biri bilirkişi kurumu... Okurumuz anlatıyor:

“Bakırköy adliyesindeki imarla ilgili davamızda bilirkişi ilk raporunu kanunun emredici hükmü olan 3 ay içerisinde vermesi gerekirken 19 ayda verdi. Hâkim raporu okudu, ikna olmamış olacak ki, ek rapor istedi.

Ek rapor da bitti, mahkeme kalemine verildi. Ancak heyetteki iki kişi imzaladığı halde üçüncü kişi imzasını atmayı unutmuş. Bir türlü gelip imzalamıyor. Kalem müdürü son aradığında verdiği cevap:

“Ben Muğla’dayım, İstanbul’a gelemem, o raporu bana kargo ile gönder, ben öyle imzalayayım.”

Neticede 10 Ocak 2015 mahkeme kalemine verilmiş olan ek bilirkişi raporu bir imza eksikliğinden ötürü 2 Şubat’taki duruşmaya yetişemiyor ve duruşma Nisan 2015’e erteleniyor.

Kalem müdürü imza atmayan bilirkişiyi aramaktan bıkıyor ve o kişinin iletişim bilgilerini davacıya vererek şöyle diyor:

- Lütfen siz uğraşın bu adamla, ben söz dinletemiyorum...

Davacı bir kez daha şaşırıyor... O şaşkınlıkla soruyor:

- Bilirkişilerin iletişim bilgileri davanın taraflarına bu kadar rahat veriliyor mu? Bilirkişi ile iletişim hâkim aracılığıyla olmuyor mu?

Neresinden baksanız hukuk adına umut kırıcı bir durum...



Üçüncü liman...

Başbakan Davutoğlu, 3. havalimanı inşaatını ziyaret etti, projenin en doğru yerde gerçekleştirildiğini söyledi. Acaba öyle mi?

İstanbul’un genel planlaması için 2004 yılında “İstanbul Metropoliten Planlama Merkezi” kurulmuş, başkanlığına Profesör Hüseyin Kaptan getirilmişti. Prof. Kaptan, dış müdahaleler üzerine 2008 yılında görevinden ayrıldı. 

Ardından İMP dağıldı. Prof. Kaptan geçenlerde El Cezire’ye dedi ki:

- Biz üçüncü havalimanını Silivri’de planladık. Kuzey ormanlarında değil. Ulaştırma Bakanı’nı davet ettik. Bütün hesapları önüne koyduk. Bakan yerinde görelim istedi. Bakan, ben ve Kadir Topbaş bindik helikoptere; bütün ulaşım kararlarına, limanlara, havalimanlarına, lojistik köylere Binali Yıldırım Bey ile yerinde baktık. El sıkıştık, yüzde yüz desteğini aldık. Planlarımız, oybirliği ile meclisten onay aldı. İstanbul’un anayasasını hazırladık diye kutlamalar yaptık...”

Derken Ankara aniden devreye girip alanı Kuzey ormanlarına kaydırmış...

Hüseyin Kaptan üçüncü köprü yeri konusunda da şunları söylüyor:

- Biz 3. köprüyü Amerika’dan gelen arsa spekülatöründen öğrendik. İngilizce getirdi bize, ben de Kadir Başkan’a götürdüm. Third Bridge diye geldi.”

Demek ki şehir plancılarının doğrularıyla Ankara’nın doğruları çok farklı!



TASA

Anayasa Madde 34 şöyle diyor:

“Herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.”

Binlerce insan dün eğitimdeki gerilemeye karşı ANAyasa’dan kaynaklanan haklarını kullanarak gösteri yürüyüşleri yapmak istedi. Karşılarına TOMA’larıyla, gazlarıyla, coplarıyla BABAyasa çıktı. Ve suçları “Laik ve bilimsel eğitim” istemek olan yurttaşları ANAlarından doğduğuna pişman etti.

Bu kadarını kâfi görmüyor iktidar partisi.

Bir de iç güvenlik paketi çıkarıyor ki, millet sokağa hiç çıkamasın...

Avukat Turgut Kazan dün soruyordu:

- Sorun molotof ve patlayıcıysa pankart ve slogan niye yasaklanıyor?

Demek sorun molotof değil, sorun pankart ve slogan...



Protesto yapmak isteyen esnafa izin yok!

Oysa AKP öncesinde Başbakanlık binasına gidip

Başbakan’a yazar kasa fırlatmak bile serbestti!

Akif Kökçe



AFRİN

CHP Hatay Milletvekili Mehmet Ali EDİBOĞLU, muhtemel bir gelişmeyi haber veriyor:

“Bugün Suriye’nin Afrin kenti; Kobani ve diğer Kürt nüfusun yoğun olduğu yerlerden savaş dolayısıyla kaçarak gelenlerle birlikte 1 milyondan fazla Kürt nüfusu barındırıyor.

AFRİN Kantonu ile ‘El-Nusra’nın karargâhı durumundaki ‘ATME’ kasabası birbirine çok yakındır. El-Nusra örgütünün AFRİN Kantonuna bir saldırısı her an beklenmelidir. Böyle bir durumda en az 500.000 Kürt vatandaşının Hatay’a kaçması ve yerleştirilmesi demografik yapıda değişikliğe yol açacaktır. Tıpkı Musul, Kerkük, Süleymaniye ve Erbil’de olduğu gibi.”

Melih Aşık - Milliyet

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları