Çılgın köprüler!
Melih Aşık: İstanbul’da Küçükçekmece Gölü - Sazlıdere hattında inşa edilecek kanalın maliyetini kurtarmayacağı, doğanın dengesini altüst edeceği konuşuluyor. Ama üzerine yapılacak köprüler hiç konuşulmuyor...
İstanbul’da Küçükçekmece Gölü - Sazlıdere hattında inşa edilecek kanalın maliyetini kurtarmayacağı, doğanın dengesini altüst edeceği konuşuluyor. Ama üzerine yapılacak köprüler hiç konuşulmuyor... Eski enerji bakanlarından Cahit Kayra, bu noktaya takılmış. Diyor ki:
/* */
- Avcılar, Esenyurt, Bahçeşehir, Beylikdüzü, Çatalca, Hadımköy gibi yerleşim alanlarıyla Kırklareli, Tekirdağ, Edirne illerimiz bu köprünün Trakya yakasında kalacak. Her gün yüz binlerce taşıt İstanbul’a gelip gidecek. Bu durumda iki yakayı bağlayacak en az beş, hadi diyelim üç büyük köprü yapacaksınız...
- Yaparız efendim ne olur?
- İyi de o arazi dümdüz. Gemilerin yüksekliği ise 100 metreyi geçer. Unutmayalım Boğaz köprülerinin sudan yüksekliği en az 165 metredir. Şimdi siz düz araziye altından boyu 100 metreyi aşkın gemilerin geçeceği en az 200 metre uzunluğunda köprüler inşa edeceksiniz. Bu nasıl olacak? Buna nasıl para yetecek?
- İki tarafa beton rampalar inşa edilecek herhalde...
- Unutmayın, bir de demiryolu geçecek bu kanalın üzerinden..
- 165 metre irtifadan demiryolu geçemez mi, geçer efendim...
- Peki yayalar o köprülerden nasıl geçecek?
İşi şakaya vurduk:
- Eskiden Kurbağalıdere’nin iki yakasında çalışan sandallar vardı. Belki karşıdan karşıya geçmek için kanalın iki yakasına da sandal seferleri konur!
Bu kanalı mantığa oturtmak zor mu zor!
Antalya marşı!
Antalyaspor Yönetim Kurulu, taraftarların tribünde İzmir Marşı’nı söylemesini eleştiren bir açıklama yayımladı.
Nedir İzmir Marşı? İçinde bağımsızlık ve devrim duyguları barındıran bir müzik coşkusu... Cumhuriyet’in kurucusu Mustafa Kemal Paşa’ya övgü...
Bilir misiniz? Kurtuluş Savaşı’nda işgale uğramış her kentin bir kurtuluş günü vardır. Antalya’nın “tescilli” bir kurtuluş günü yoktur. Çünkü Antalya, İtalyan işgaline direnmemiş, işgalciler kendiliğinden çekip gitmiştir. Antalya’nın, bir kurtuluş gününe sahip olma talebi 1934 yılında Atatürk tarafından reddedilmiştir.
Ancak bugünkü Antalya o günkü Antalya değil. İzmir Marşı söylenecektir.
MORİS
Cengiz Semercioğlu Hürriyet’te Türkiye’nin ilk çocuk hastanesinin Ankara’da açılacağını yazdı, Ertuğrul Özkök de ‘İlk değil benim çocukluğumda İzmir’de çok güzel bir çocuk hastanesi vardı’ diye düzeltme yaptı.
Meslektaşlar anlaşılan Manisa’daki Moris Şinasi Çocuk Hastanesi’ni unuttular... O hastanenin öyküsü bir romandır aslında.
Yahudi yurttaşımız Musa Eskenazi 1855 yılında Manisa’da doğdu. Çocukluğunda ağır bir hastalık geçirdi. Manisa’da tedavi gördü. Kader onu Amerika’ya sürükledi. Orada sigara sarma makinesini icat etti. Moris Şinasi adını aldı, milyonlar kazandı. Ölümünde, Manisa’ya bir çocuk hastanesi yapılması ve yaşatılması için 1 milyon dolar bağışladı. Bu hastane 1933 yılında açıldı. ABD’de menkul kıymetlere yatırılan paranın geliri her yıl hastaneye gönderilir. Hastane bu parayla ayakta durur...
YÖKLEME
YÖK, Türkiye’deki Fransız Dili ve Edebiyatı ve Fransızca Öğretmenliği bölümlerine öğrenci alınmamasına karar verdi. Sebep... Üç yüz kafasız Fransız’ın anti-semitizm konulu bildirisinde yer verdikleri Kuran-ı Kerim ile ilgili cahilce paragrafa tepki! O üç yüz kişiye Fransa’da zaten tepki gösteriliyordu. Bizimki ne biçim tepki? Üç yüz kişiye kızıp kendi gençlerinin Fransızca öğrenmesine engel olmanın anlamı nedir? Fransızca BM’nin altı dilinden biri. Ayrıca sadece Fransa’da konuşulmuyor. İsviçre, Belçika, Kanada, nice Afrika ülkesinde, özetle dünyanın dört bir yanında konuşuluyor.
YÖK bunların farkında mı?
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları