Suriyeli çocuklar!
Melih Aşık: Kızmak, köpürmek, polisiye önlemlerle ortamı bastırmak çözüm değil... Sığınmacıların topluma entegrasyonu için politikalar izlenmeli.
Son haber Gölcük’ten... Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde bir laf atma olayı üzerine Suriyeli sığınmacılar ile mahalleli arasında çıkan kavga sonucu ortalık savaş alanına dönüyor. Polis kavgayı zor ayırıyor, 31 Suriyeli genç bölgeden tahliye ediliyor.
Yurdun muhtelif yörelerinden hemen her gün benzer olay haberleri geliyor. Ortam gergin. Sığınmacılar sorunu ülkenin geleceği açısından büyük tehlike işareti veriyor.
Nasıl olsa bir gün dönecekler beklentisi boşunadır. Geçmişte dünya çapında yaşanan deneyler gösteriyor ki... Sığınmacıların en az yarısı bu ülkede kalacak.
Öfke yaparak, tepki duyarak, söylenerek bu gerçeği değiştiremeyiz. Geri dönüş yolunu açmamız ancak Suriye yönetimiyle anlaşarak iş birliği yapmamıza bağlıdır. Kalacak olanların ise toplumla mümkün olduğunca barışması, bütünleşmesi gerekiyor.600 bin dolayında çocuğa okul sağlayabildik. 400 bin dolayında çocuk ise okul dışında kaldı. Geleceğe ilişkin en tehlikeli rakam budur. Savaşta yakınlarını kaybeden, bin bir darbe yiyen bu çocuklara çeteleşme dışında bir gelecek hazırlamalıyız.
Kızmak, köpürmek, polisiye önlemlerle ortamı bastırmak çözüm değil... Sığınmacıların topluma entegrasyonu için politikalar izlenmeli. En önemlisi... Suriye ile barışmalı, sığınmacıların kesin dönüşü için ortak çareler araştırılmalı... Pakistan gibi sığınmacıların çökerttiği ülke olmamalıyız.
EMİNÖNÜ
Gazetelerde fotoğrafları yayımlandı... Bayram günlerinde Eminönü Meydanı mahşer yeri gibiydi. Yoksul kesim çoluk çocuk Eminönü Meydanı’na yığılmıştı. Bizim yolumuz da bir ara meydana düştü. Balık ekmekçiler, mısırcılar, simitçiler, sucular, kestaneciler, midye dolmacılar bayramcıların hücumuna uğramıştı. Çay, su, turşu suyu gibi içecekleri satanların bardak yıkamaya vakti yoktu. Bardaklar yalancıktan bile çalkalanmadan ağızdan ağza dolaşıyordu. Basit bir önlem olarak düşündük ki... Belediyeler seyyar satıcıları (hatta vapur büfelerini) kâğıt bardak kullanmaya mecbur edebilir... Böylece en azından içeceklerde ağızdan ağza mikrop transferi önlenmiş olur... Göreve gelecek belediye başkanı umarız bu konuyu da ciddiyetle ele alır...
TEPKİ
A Milli Takımımıza, ülkeye girişi sırasında eziyet eden İzlanda’ya hak ettiği tepkiyi gösterdik. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ve AKP Sözcüsü Ömer Çelik attıkları tweet’lerde İzlanda’nın tutumunu kınadılar. Gönül isterdi ki... Benzer bir tavrı Konya’daki maçta Fransız Ulusal Marşı’nı ıslıkla protesto eden kendini bilmezlere de gösterelim... O densiz protestocuları devletçe kınayalım. Saygı görmek istiyorsak, başkalarına da saygı göstermek zorundayız. Bu arada hatırlatalım... ABD’nin “31 Temmuz’a kadar S-400 almaktan vazgeçtiğinizi açıklamazsanız askeri ve ekonomik yaptırımlar uygularız” şeklindeki küstah mektubu da bir yanıt bekliyor.
NEPAL
Tatilini Antalya Beldibi’nde ünlü bir zincire dahil otelde geçiren gazeteci arkadaşımız Teoman Erol anlattı... Otelde servis personeli çoğunlukla Kırgızistanlı...
Kat hizmetçilerinin ise neredeyse tamamı Nepalli imiş... Teoman dedi ki:
- Kat hizmetçileri tek kelime Türkçe bilmediği gibi hijyen konusunda da en ufak bilgiye sahip değillerdi. Hiçbiri temizliğe özen göstermiyordu, odayı toplarken kirlilerle temizleri birbirine karıştırıyorlardı.
Bunca işsizin bulunduğu bir ülkede dünyanın dört bir yanından gelen, üstelik işini bilmeyen insanlara bu kadar rahat çalışma imkânı sağlanması... Doğrusu mantıkla izah edilir gibi değil...
NORVEÇ
İktisatçı yazar Mahfi Eğilmez’in Twitter mesajı:
“Kuzey Denizi’nde petrol buldu ama gelirini gelecek kuşaklar için Norveç Fonu’nda topladı. Bir kuruşunu harcamadılar. Bugün o fonun toplamı 1 trilyon dolardan fazla. Yani petrol gelirinin Norveç’e bugüne dek katkısı olmadı. Çocuklarına ve torunlarına sakladılar...”
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları