loading
close
SON DAKİKALAR

Irak Petrolünün Parası Halkbank’a Yattı mı?

Necdet Pamir
Tarih: 16.07.2014

Necdet Pamir; Petrol kime ait? Irak’a mı Bölgesel Yönetime mi?

“Karakol’da doğru söyler, mahkemede şaşar” diye bir söz vardır! Hesap, o hesap…
23 Haziran’da, nerdeyse tüm yazılı ve görsel medyada ortak bir haber: “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Kuzey Irak'tan sevk edilen birinci tankerdeki petrolün hesabının yaklaşık 97 milyon dolar olduğunu ve Halkbank'a 93 milyon doların yatırıldığını bildirdi.”
14 Temmuz 2014: “İlk tankerle yapılan sevkiyatın parası henüz gelmedi. Sevk edilen petrolün satışının sorumlusu Irak'tır.” “Iraklı yetkililer petrolün İsrail'e satılmadığını söyledi.”
“İlk tankerin parası henüz gelmedi. Çünkü bunların satışından, ihale edilmesinden Kuzey Irak sorumlu. Petrolün sahibi biz değiliz. İhale eden ve satan Irak.”
Irak petrolü, “Kürt petrolü” diye satıldı mı?
Parası Halkbank’a yattı mı, yatmadı mı?
Şimdi… Irak’ın Anayasası’nı, yasalarını, Irak – Türkiye Ham Petrol Boru hattı Anlaşmasını ve bunların bağlayıcı hükümlerini bir kenara bırakalım… Allah aşkına, sizce ne diyor ya da ne demeye çalışıyor Sayın Bakan?
- “Kuzey Irak’tan sevk edilen birinci tankerdeki petrolden gelen 97 milyon dolar Halkbank’a YATIRILDI” diyen Taner Yıldız…
- Aynı Taner Yıldız (isim benzerliği değil; gerçekten ta kendisi): “İlk tankerin parası HENÜZ GELMEDİ.” Biz Bakan’a inanacağız ama hangi dediğine inanacağımızı şaşırdık. Sorun sadece burada! Yani hem yattı, hem yatmadı… Biraz kafamız karıştı!
Petrol kime ait? Irak’a mı Bölgesel Yönetime mi?
Baştan beri söylüyoruz: Irak Anayasası’na göre petrol Irak Federal Hükümeti’nin… Cumhurbaşkanı adayı Recep Bey ve Bakan Taner Bey, baştan beri “Kürt petrolü” diye ısrar ediyorlardı.
Bakan Taner Yıldız, 14 Temmuz’da aynı açıklamada birbirinin tam zıttı iki cümle sarf ediyor: “… Bunların satışından, ihale edilmesinden KUZEY IRAK sorumlu...” Veee, bir dakika geçmeden:
- “İhale eden ve satan IRAK...”
Yorum yapacağız ama kelimeler kesinlikle kifayetsiz kalacak!
“Çapraz Sorgu” Yapalım
Kendimizi yandaş ve candaş medya ile sınırlamayıp, uluslararası alanda yazılıp çizilenlere bakmakta da yarar var. Örneğin, Irak’taki bölgesel Kürt yönetiminin Petrol Bakanı Ashti Hawrami, 17 Haziran’da bir konferansta (CWC - Iraq Petroleum) sunum yapmış. Sunumunun Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin ve İhracatın Durumu” bölümünde diyor ki: “Sales proceeds go to a KRG account at Halk Bank”. Yani Hawrami hazretleri diyor ki (Türkçe meali) “Satış gelirleri, Halk Bank’ta Kürdistan Bölgesel Yönetimi (KBY) hesabına yatıyor”… Hawrami’ye göre, petrolün parası Irak hesabına değil, KBY hesabına ve Halk Bank’a yatıyor. Bizim Bakan’ın dediği gibi “İhale eden ve satan Irak” ise, demek ki bu Irak Hükümeti bize numara yapıyor! Bir yandan bağırıp çağırıp, Türkiye Hükümeti’ni suçluyor, bir yandan onu ve BOTAŞ’ı uluslararası tahkime veriyor; diğer yandan da satılan petrolün parasını adeta düşman haline geldiği KBY’nin Halkbank hesabına yatırıyor! Bu Irak Hükümeti’nin de yatacak yeri yok!
Hawrami bey, sunumun ,ilerleyen kısmında, maaşları ödemede çektikleri maddi darboğazdan dem vurup, “KBY olarak, maaşları ödeyebilmek için gelecekteki petrol satışlarına ‘mahsuben’, 2 milyar dolar iç borçlanma, 1 milyar dolar da dış ‘borçlanma’ yapmak zorunda kaldık.” diyor. Biz de ister istemez merak ediyoruz: Acaba bölgesel yönetim “iç” borcu kimden, “dış” borcu kimden aldı? Sayın Cumhurbaşkanı adayı Recep Bey, belki Barzani ve yanındaki 3 bakanı (“BAKAN”lar, Halkbank’taki hesaplarına BAKACAKLAR; herhalde o nedenle geldiler) ile görüşürken açıklar; biz de öğreniriz.
Ulusal Kanal’ın haberine göre “Irak Merkezi Hükümeti, BOTAŞ’a acil kodla bir yazı göndererek, Ceyhan’dan ihraç edilen Kuzey Irak petrollerinden BOTAŞ’ı sorumlu tuttu. Ayrıca Türkiye’den Kuzey Irak petrolünü yükleyen, taşıyan ve aracılık yapan 3 şirkete yaptırım uygulamaya başladı. Irak’ın milli petrol şirketi SOMO, BOTAŞ’a ikinci resmi bir yazı yazarak ‘United Emblem tankeri, Palmali Shipping&Agency JSC şirketi ve Petromar Survey&Consultancy Ltd. firmasının şimdi ve gelecekte Irak liman ve tesislerinden petrol yüklemesi yapamayacağını’ bildirdi.” Irak Merkezi Hükümeti tarafından yasaklanan United Emblem tankeri, İsrail’e gaz yağı (kerosen) taşıdığı iddia edilen tankerle aynı firmaya ait.
İsrail’in Gazze’ye düzenlediği hava saldırısında kullanılan uçakların söz konusu keroseni yakıt olarak kullandıkları öne sürülüyor. Sayın Taner Yıldız, bu iddia ile ilgili olarak, “Bizim Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak İsrail’e herhangi bir satışımız söz konusu değildir. Biz kamu olarak da böyle bir satış gerçekleştirmiş değiliz. Ne geçen ay, ne de ondan önceki ay biz İsrail’e herhangi bir jet yakıtı satmadık. Bu konudaki hassasiyetimizin, (bunu) soranlardan daha az olmadığının bilinmesini isterim” açıklamasını yaptı. Yukarıdaki birbirine taban tabana zıt açıklamalara bakınca, inanıp inanmamak okurlara ait... Ayrıca “kamu olarak” yapmadık vurgusu da dikkat çekiyor. Yani?
Bu konuda da “çapraz sorgu”ya başvurulabilir. İsrail istihbaratına yakın bir kaynak olarak tanımlanan Debka File, 25 Haziran’da şöyle yazıyor: “Türkiye ve İsrail arasında, tanker güzergahı (kanalı), petrol taşımacılığı için artık açıldığından, Batı’lı askeri kaynaklar, Doğu Akdeniz’de, söz konusu güzergahın, tankerlerin ve onların taşıdığı değerli kargoların güvenliğini sağlamak amacıyla, iki ülke donanmalarının işbirliğini arttırdıklarını öne sürmektedirler.”
Siz gene de elin Hawrami’sine ya da İsrail’lisine değil, “hafif” çelişkili açıklamalar yapsa da kendi ülkenizin Bakan’ına inanın. Ya da bir süre daha şans verin… En azından yatsıya kadar!!!

Necdet Pamir

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları