Tarih:
02.05.2017
2019 seçimlerinde referandumu tersine çevirmek ve demokrasiye geçmek mümkün...
Ülkenin acil meselesi bu iktidarın ve liderinin, ülkeyi giderek daha da otokratik ve daha da karanlık bir geleceğe sürüklemesine dur diyecek bir program.
Şüphesiz kalbi solda atan bir insanım, ama 2019 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde “sol” bir aday istemiyorum. Önce buradan gireyim. Herkes kimliğini bir kenara bırakacak ve Adayım, büyük kitleleri çekecek “evet bu adam yapabilir, arkasında duralım” dedirtecek, HAYIR’ın tüm oylarının yanı sıra, dahası AKP’den de ikircikli ve giderek kopacak yüzde 10 kadar oyu da alabilecek namuslu bir demokrat...Bu kez Hayır değil, Evet diyeceğimiz bir “program adamı”...
Kitlelerin “görevlendireceği” bir kişi.
Neyle? Türkiye’yi “demokratlaştırma programı” ile...
Ülkenin acil meselesi bu iktidarın ve liderinin, ülkeyi giderek daha da otokratik ve daha da karanlık bir geleceğe sürüklemesine dur diyecek bir program.
Programın ana ekseninde, “Cumhurbaşkanlığı Sistemi”ni, 2019-2020’de ikinci bir referandumla iptal ettirmek var.
Bu kez buna Evet diyeceğiz!
Beni ne bir parti ilgilendiriyor bunun için, ne partilerin programları ne de liderleri...
Demokrat Türkiye
Hayır cephesinde duranların hepsi demokrattı, tek adam rejimine karşı demokratik bir rejimi talep ediyorlardı.
Değişen bir durum yok, 2019’da da aynı kitle “Demokrat Türkiye” talebinin ardında duracaktır.
Partiler bir kesimin çıkarlarını temsil eder. Zaten Parti adı da oradan gelir.
Parti yok. Tüm partileri -AKP dahil- ilgilendirecek, hepimizin en temel gereksinimi olan demokrasi talebinin ardında duracak tek bir millet var. Kadını, kızı, genci, erkeği, yaşlısı ile. Fransa nasıl yüzde 23’ün ardında toplanıp Marine Le Pen’i Elize Sarayı’na çıkartmayacaksa.. Bir milletin çoğunluğu duruşu, davranışı sergileyecekse.. Aynen öyle...
Demokrat bir Cumhuriyet için.
Hepsi bu kadar.
Demokrat, dürüst ve namuslu aday yemin edecek millet karşısında...
Programı derhal yürürlüğe koyacağına.. Tek adama verilen anayasal hakları kullanmayacağına...
Ülkenin en büyük töreni ve bayramı olacak bu yemin.
Ve ardından kolları sıvayacağız.
Belki, ana ilkeleri belli bir Demokrat Anayasa bile milletin önüne konabilir...
Büyük bir düşünüz yoksa, umudunuz da yok demektir.
O zaman baskıyı, ezilmeyi, savaşlar içinde ölüp erimeyi tercih ediyoruz demektir.
***
Herkes, tüm partiler yenilenerek ve güven vererek bu sürece girmeliler.
İyi, hoş olabilirsin, ama yeter, yeni bir dönem başlayacak artık, tüm vitrinlerin tozu alınmalı...
Sloganların da.
Mesela ekonomi ve bölüşüm, yüzde 1 için değil yüzde 99 için...
Yurtta ve dünyada barış, insanlık ve gelecek işin büyük işbirliği, ülke çıkarlarını savunarak eşit ilişkiler programına dönüş..
Gibi...
***
2.5 yıl içinde daha çok şeyler yaşayabiliriz şüphesiz.
Ama ne yaşayacağız diye bekleyemez kimse..
Alternatif bir ülke, yenilikçi bir gelecek için...
Bu ülkenin, bu milletin demokrasiyi başarabileceğini göstermek için buna şiddetle ihtiyacımız var.
Böyle bir Tersine Referandum, 70 yıllık köhnemişliğin tozunu atar, başarısızlığın üstesinden gelir, yeniden bir ülke inşa heyecanını yolunu açar...
Cumhuriyet de yaşar..
Demokrasi de..
Bu millet de..
Tüm fertleriyle birlikte...
***
Çok mu erken oldu? Hayır, çok zaman yok...
Orhan Bursalı - Cumhuriyet
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
DİĞER YAZILARI