6’lı masa tehlikede mi? Niye bu el ense? Gerilim var mı?
Orhan Bursalı; Masa dağılmaz, ama böyle sürerse güven sarsar, dedikodu alır yürür.
Meral Akşener, CHP’ye, daha doğrusu Kılıçdaroğlu’na el ense çekti, küçük bir partiyi de 7. olarak masaya davet ederek. Normalde Meral Hanım istek ve önerisini masaya öneri olarak getirmeliydi, normal olarak. Ama yapmadı, hem parti liderini ziyaret etti hem de davet etti. Şüphesiz bu konuda kararı yakında yapılacak masa toplantısında liderler verecek.
El ense çekti, derken neye karşılık?
Tabii ki Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığını neredeyse ilana varan açıklama ve konuşmalarına karşı bir el ense.
Şüphesiz Kılıçdaroğlu ve ekibi, adaya 6’lı masa karar verecek diye sık sık açıklamalar yaptı ve yapıyor. Fakat bir yandan da Kılıçdaroğlu’nun aday seçilecek, tek aday benim şeklinde yorumlanan ve yorumlanabilecek çıkışlarının masadaki özellikle iki lideri rahatsız ettiğini biliyoruz. Biri Babacan diğeri Meral Akşener.
AKŞENER’İN AÇIKLAMALARI NEYE KARŞI
Akşener’in “Bizim borcumuz yok, eğer bir borç vardıysa biz onu 31 Mart’ta ödedik, hâlâ alacaklı haline döndük”; “Altılı masanın noter olma görevi yok. Aday konusu belli bir noktaya geldikten sonra çözümlerimizi ortaklaştıracağız. Masaya biz de aday getirebiliriz. Aday CHP’li de olabilir. Kazanmak önemli”; “Ortak bir adayla gidilmesinde fayda var ama bugünden bunları konuşmak aradaki birlikteliğe zarar verir” gibi benzeri sözleri, ve son olarak CHP’yi destekleyen bazı kalemlerin masadaki liderlerin geçmişleri üzerine hesap vermeleri gerekir biçimindeki yazılarından rahatsızlığını dile getirmesi de bu bağlamda değerlendirilmeli.
Bu yazar ve yazıları, “Sanki parti sözcüsü gibi” gibi algılaması ise yanlış.. Ama dışarıdan bu tür hesap sormalar da yanlış, Türkiye yeni bir döneme girdi ve yeni bir iktidar oluşturulmaya çalışılıyor. Bu dönemde pek çok insan geçmişini geride bırakarak, ülkenin geleceği konusunda ortak bir mutabakatla ülkeyi yeniden inşa etmek için elini taşın altına koyuyor.
Meral Hanım Kılıçdaroğlu’nun sanki adaylığını tek başına ilan etmiş gibi kabul etmesi karşısında, o da 7. partiyi davette tek başına hareket ederek karşılık veriyor.
Tabii bunun arkasında başka siyasi hesaplar yoksa..
GERİLİM NİYE ARTIYOR?
Aslında dikkat edin, seçim süreci ilerledikçe, 6’lı masa partileri arasında cumhurbaşkanı adayının seçimi halinde nasıl bir program uygulanacağı, Cumhurbaşkanlığı yardımcıları (veya yardımcısı), bakanların seçimi, ekonomiyi ve diğer bakanlıkların kimlerde olması gerektiği gibi konular üzerinde perde arkasında süren tartışmalar ilerleyip geliştikçe, masada gerilimin arttığını da görüyoruz..
Bu gerilim bence partilerin kendilerine en çok yararı sağlamaya yönelik çabalarının gerilimidir.
Ama unutmasınlar ki esas gerilim ülkede... Partilerden yararlarından ziyade Türkiye’de zorunlu ve şart olan iktidar değişikliğinin gerçekleşmesini sağlayacak adımları güven verici bir şekilde atılması her şeyden daha önemlidir.
Ülkenin bir beş yıl daha beklemeye tahammülü yok.
CHP PROGRAM AÇIKLAYACAK
Öte yandan, CHP’lilerin ve Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarında iktidara geldiklerinde neler yapacakları konusunda açıkladıkları vaatlerine İYİ Parti’nin bazı konuşmacılarından gelen “masada kararlaştırılmadı” biçimindeki tepkilerin de bir anlamı yok. En sonunda partiler iktidar mücadelesinde, seçmenden en yüksek oyu almaya ve en çok milletvekilini çıkarmaya çalışıyorlar.
CHP ve Kılıçdaroğlu’nun iktidara geldiklerinde yapacaklarını açıklamaları çok doğal.
Bunların ve diğer partilerin vaatlerinden hangilerinin 6’lı masanın ortak programlarında yer alacağı ve hangileri üzerinde uzlaşılacağı ise ayrı bir konudur. CHP bu ayın sonuna doğru ciddi bir program ilanı hazırlığı içinde... Kılıçdaroğlu’nun gezileri de bu amaca yönelik.
Masa dağılmaz, ama böyle sürerse güven sarsar, dedikodu alır yürür.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları