Cumhuriyetin ikinci yüzyılı ve İYEV
Orhan Bursalı: Siyaset ve bilimden seçkin isimlerin de katıldığı toplantıda vakfın amaç ve hedefleri üzerine konuşmalar dinledik.
2023’ün 29 Ekim’i ile Cumhuriyetimiz 100. yılını dolduruyor ve ertesi gün ikinci yüzyılı başlıyor. İktidarın palavralarını biliyoruz, ta 2011 seçimlerinde, sonra da 2015’te 25 bin dolar adam başına milli gelir, 2 trilyon dolarlık milli gelir, 500 milyar dolarlık ihracat, işsizlik yüzde 5, enflasyon tek hane, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri.. Falan filan...
Bunlar hâlâ AKP’nin sitesinde duruyor, kaldırmayı bile akıl etmiyorlar! Bence unutulma hakkını kullanarak Google’a başvurup veya mahkemelerine, bu palavraların hepsini kaldırsınlar!
Aslında bu bir partinin olmasaydı, bir milletin ortak iradesi, kararı, ülkenin birleşik hedefi olsaydı ve bu hedefe ancak birleşik bir güçle ulaşılabileceğini düşünebilselerdi ve hedefler ortaklaşa kararlaştırılsaydı, niye olmasın!
2023 hedefleri nasıl sadece seçim kazanmak için bir palavra idiyse gelinen noktadaki iflas da o kadar gerçek.
Ülke büyük bir fırsat kaçırdı, 2023 hedefleri açısından.. Yapacakları hiçbir şey yok, akıllarında tek olan, 2023’te de iktidarda kalalım ve her şeyi daha çok batıralım!
Ama 2023 Haziranı umarım köklü bir değişikliğe sahne olur ve bu kez ama milletçe ikinci yüzyılın ilk 10 yılında gerçekçi ulusal hedefler saptamanın koşulları doğar.
2033 HEDEFLERİ NE OLMALI?
İkinci yüzyılın ilk 10 yılı, yani 2033 için hesap yapan parti yok. Bu yazıdan sonra belki birilerinin aklına gelir.
Ama İkinci Yüzyıl Enstitüsü Vakfı (https://iyev.org.tr/), ikinci yüzyıla hazırlık amacıyla hayata atıldı. Vakıf diyor ki “İkinci Yüzyıl Enstitüsü Vakfı (İYEV), dünya genelinde gerçekleşmekte olan büyük dönüşümlerin farkında olarak, bu dönüşümlerin yol açtığı yıkımların yaratıcı ve kurucu bir sürece dönüştürülmesi amacıyla yola çıkmıştır. Vakfımız, ülkemizin kökleşmiş ve potansiyel sorunlarının farkında olarak, sorumluluk bilinciyle kurulmuştur..”
CHP’den parti meclisi üyesi Müslim Sarı, muhalefetin neredeyse tüm renklerini barındıran bir girişim başlattı. Fakat vakıf, CHP’nin düşünce kuruluşu değil ve parti ile organik bir bağı yok. İpek Özbey’in Müslim Sarı ile vakıf kuruluş amaçları üzerine röportajını şu linkte okuyabilirsiniz: www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/iyev-baskani-muslim-sari-turkiye-uzlasmazsa-savrulur-1882878
DÜNYANIN DEĞİŞİMİNDE YOL HARİTASI
Geçen pazartesi günü danışma kurulundan çok sayıda üyenin katılımıyla geniş bir toplantı yapıldı Ankara’da (Vakıf sitesinde üyelerin isimleri var). Müslim Sarı, başkan olarak, vakıf üzerine bilgiler paylaştı. Bir toplumsal uzlaşının ülke ve gelecek için kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Vakıf, altı çalışma alanı belirledi: Dış Politika ve Güvenlik, Türkiye’nin Yeni Hukuk Sistemi, Ekonomik ve Sosyal Politikalar, Demokratikleşme ve Toplumsal Barış, İklim Krizi Kuraklık Tarım ve Bağlı Sorunlar, Eğitim Politikaları Bilim ve Teknoloji Politikaları.
Siyaset ve bilimden seçkin isimlerin de katıldığı toplantıda vakfın amaç ve hedefleri üzerine konuşmalar dinledik.
Birbirinden değerli öneriler yapıldı.
Özellikle Türkiye’nin karşı karşıya olduğu hem içeride hem dışarıda, temel sorunlar dile getirildi. Dünya bir değişim içinde. Bu süreçte ülkenin en iyi koşullara sahip olarak yürüyebilmesi için dikkate alınması gereken sorunlar konusunda izlenmesi gereken politikalar üzerinde duruldu.
Şüphesiz ki bugün muhalefet partilerinin üzerinde durdukları “güçlendirilmiş parlamenter sistem” de tartışma konusu oldu.
Dünyada parlamenter sistemlerin özellikle demokrasiyi, insan hak ve özgürlüklerini korumada karşılaştığı sorunlar, otoriter liderlerin yükselişleri, büyük göç dalgası ve sorunları, özellikle de iklim değişikliğinin yaratacağı tehlikeler, yoksulluk ve eşitsizlik, konuşmaların odak noktalarından bazılarıydı.
Bu bağlamda, var olan parlamenter sistemin karşı karşıya olduğu sorunların nasıl alt edilebileceği de gündeme geldi.
Özellikle bu konuda yarın yazacağım.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları