MHP-AKP bilek güreşi, sol böğrüne, sağ böğrüne
Orhan Bursalı; Şimdilik bir şey olmaz. Erdoğan, en güçlü elin kendisinde olduğunun farkında. Bahçeli olanı kabul eder. Henüz knockout beklemeyin. Bu dönem en azından. Öyle düşünüyorum.
Her ne kadar yaklaşık 7-8 yıldır bütünleşik, etle kemik gibi görünseler de iki ayrı kimlik, geçmişiyle bile iki ayrı parti ve iki ayrı lider profili.
Hiçbir zaman birleş(e)mezler. MHP’nin kemik seçmen kitlesi Bahçeli’nin dayanağı... Bunu her parti veya koalisyon için kullandı ve kullanır. 2014-2015, onun için en büyük tehlike ve soygunculuğun cirit attığı iktidar Erdoğan’ınkiydi. Aman neler söylemedi! Hiçbir yenilir yutulur değildi ama Erdoğan bir kez olsun hakkında dava açmadı. Bir adım önüne baktı, yarın en büyük destekçisi olacak parti ve kişiyi el üstünde tuttu. Sonra derin bir kucaklaşma.
Bir simbiyotik ilişki, yani şu aşamada birbirine muhtaçlığın doruk noktasındayız.
Bahçeli gün geldi kendine yakın suç örgütü liderini salıverdirtti.
FOTOĞRAFLAR NEYİN NESİ?
Bir değil iki değil, ülkede politik sığınmaya-korunmaya ihtiyacı olanın fotoğraflarının Bahçeli ile boy gösterdiğini gördük. Hiç çekinmeden, isteyerek bilerek, çekincesiz... Bu fotoğraflar şüphesiz ki bu ülkenin nasıl bir ülke olduğu, yönetildiği, politika belirleyen siyasi elitlerin derecesi konusunda herkese bir fikir veriyor.
Erdoğan’ın, ortağı/destekleyicisinin bu fotoğraflarından memnun olduğunu söyleyecek bir siyasi gözlemci/analizci olacağını düşünmüyorum.
Fakat Bahçeli de acaba bunu bilerek ve isteyerek mi yapıyor? Bilmiyorum.
Siyasetin finansmanı üzerindeki saydamlık ülkede şüphesiz ki yerlerde sürünüyor. Bunu kontrol edecek bağımsız bir devlet kurumunun bu ülkede asla olamayacağı, olsa bile yaşatılamayacağı için, siyasetin en karadeliğinden bahsediyoruz. Fotoğraflar al-ver ilişkileri için mecburiyetten mi, bilgim yok. Öyle olmadığını düşünmek isterim.
HASAT ZAMANI MI?
Türkiye’nin yeraltı derindir... Bir bakmışsınız siyaset tohumlarını ekmiş de ekmiş ve o kadar büyümüş ki iktidar için biçme-hasat zamanı gelmiş. Çünkü iktidara, devlet gücüne alternatif bir güce dönüşüvermiş. Her kentte, belki de ilçelerde mahallelerde...
Soylu zamanında rahatsız edici boyutlara ulaşan çeteler, artık sıradan yurttaş için de endişe verici boyutlara ulaşmış. Yurttaşın varı yoğu mülkü tapusu parası çeteler tarafından gasp ediliyor. Canı da alınıyor. Çeteler devlet, Emniyet vb. içinde de büyüyor, büyüdükçe örgütlerini daha hızla büyütüyorlar. Devlet içinden destekler olmasa hiçbiri böylesine maşallah boy pos atamazdı. Her şey öyle bir ayyuka çıktı ki! Eski bakanla inanılmaz birliktelikler, hiçbir normal ülkede yaşanmayacak olaylar...
Ülkenin sorumlusu iktidar biraz hasat zamanı geldiğini düşündü.
NAKAVT ZAMANI DEĞİL
Tabi ki zülfüyâre dokunan yapılar olacaktı. Bunların bir kısmının destekçileri, iktidarın etekleri altında politika yapan ve bu çeteleşme düzeninden beslenenler; bakanlığa yapılan saldırı üzerine başlarını kaldırdı, Bakan Yerlikaya’ya oklarını atmaya başladı. Pelikancılardan tutun...
Esasa dönelim. Soylu’nun milletvekilliğine terfi edilerek defterinin dürülmesi ve bakanlık ile Emniyet içindeki yapılaşmasının tasfiye edilmeye başlanması, MHP’yi de rahatsız etti ve Bahçeli desteğini bildirdi. Üstüne üstlük operasyonların Bahçeli ile fotoğraf verenlere de uzanmaya başlaması, ne oluyor dedirtti.
Bahçeli’nin elindeki koz AKP’ye verdiği destektir.
Erdoğan’ın kozu da bu fotoğraflardır, altlarının kazınmasıdır. Tabii bir de Sinan Ateş olayı var. Tüm olayın ayrıntısının belgesinin Emniyet’in elinde olduğundan şüphe mi var?
Şimdilik bir şey olmaz. Erdoğan, en güçlü elin kendisinde olduğunun farkında. Bahçeli olanı kabul eder.
Henüz knockout beklemeyin. Bu dönem en azından. Öyle düşünüyorum.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları