Olağan işlerden rüşvet... Ne var bunda yahu?!
Orhan Bursalı; Düne kadar iktidarla beraber yürüyen ve şüphesiz ki pek çok şeye şahit olan Abdullah Gül, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu... ve bugün hâlâ yüksek istişarede bulunan politikacılar, bugün konuşmayacaksınız da ne zaman konuşacaksınız?
Osmanlı Devleti - sarayı tepeden tırnağa rüşvetle dönerdi. Hediye adı altında müthiş altınlar zenginlikler, takılar, mücevherler Saray’dan başlayın aşağı kadar herkesi kapsardı. Osmanlı’yı rüşvet batırdı bile diyebilirsiniz.. Çünkü Avrupa’da olan bitenlerle, gelişmelerle; yükselen bilim, teknoloji, düşüncelerle ilgilenecek zaman bulamazlardı. Tabii bir de padişahların çok işi vardı, haremi, onlarca kadını, onlarca çocuğu, onlarca gözdesi... Hayret bir şey...
Osmanlı sarayının hadi kopyası diyelim, Cumhuriyetin göbeğine, Atatürk’ün malı üzerine konduruldu. Kaçak!
O Saray ve tek adam sistemi, Cumhuriyeti çökertme ve padişahlığı yeniden diriltme eylemiydi.
OSMANLI AŞKI BOŞUNA MI!
Sistem neredeyse olduğu gibi adapte edildi. Padişah gibi, ülke adım adım borç batağına, büyük çöküşe götürüldü... Satılacak tüm arsaların, akacak tüm paraların geçeceği, onaylanacağı tek merci vardı... Bakara makaracılar yargılanacaklarına ödüllendirildi.
Cumhuriyet gazetesi aylardır yıllardır peşkeş ve rüşvet iddialarıyla dolup taşıyor. En son Siemens Türkiye’nin Yüksek Hızlı Tren ile ilgili 5’li çeteden Kolin’in de ortak olduğu, devlet yöneticilerinden işin içinde imza destek yetkisi kimler varsa hepsine dağıtılan rüşvetlerin belgelerini okuduk Barış’ın haberinden. Gerçek ancak ciddi soruşturmayla ortaya çıkar!
Beklenen o!
YABANCI SAVCI MI GELSİN?
Arkasından, ülkede yargı - adalet mekanizması iğdiş edildiği için Sedat Peker’e akan rüşvet ve yolsuzluk dosyaları patladı. Şaşırdık mı? Saray’ın danışmanları, Erzurumlu kadın milletvekilleri, kocaları, aracıları artık ne varsa.
Kurumların ve sistemin kilit noktalarındaki kişilerin nasıl ülke için bir felaket ve çürümüşlük içinde yüzdüğünün kahredici fotoğraflarını yaşıyoruz.
Bunlar sanal ve iddia mı?
O zaman tam bağımsız savcıları harekete geçirin, araştırsınlar.
Yoksa savcı kalmadı mı, yabancı hakem gibi yabancı savcı mı getirilsin?
TEK SORUŞTURMA BİLE YOK
Sanıyor musunuz ki hepsi bu! Büyük çoğunluğu henüz gizli kasalar içinde, gün ışığına kavuşturulacağı zamanı bekliyor.
İktidarın belediyelerinde tek bir soruşturmayı anımsar mısınız?
Oysa paylaşımların, halkın paralarının en çarçur edildiği tabandaki yönetim birimleri. Tak hortumu, doldur kasanı.. Din iman adına peşkeşin allahı!
Bu sistem tepelerde bilinmiyor mu, ben de ne diyorum, yönetiliyor ayol.
Çark öyle dönüyor...
Birine soruşturma izni verilse zincirinden boşalacak her şey ve artık nerelere bulaşacağını, kimleri deviririp tepe taklak edeceğini tahmin etmek zor.
***
En iyisi hiçbir şey olmamış gibi, hiçbir şey yokmuş gibi davran kanka!!!
***
Düne kadar iktidarla beraber yürüyen ve şüphesiz ki pek çok şeye şahit olan Abdullah Gül, Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu... ve bugün hâlâ yüksek istişarede bulunan politikacılar, bugün konuşmayacaksınız da ne zaman konuşacaksınız?
Bu ülkeye yardım ve destek olmanın tam zamanı değil mi?
Konuşmayacaksanız siyaseti bırakın ve sonsuza kadar susun!
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları