Savaş halk sağlığına iyidir, tüm hastalıkların panzehridir!
Orhan Bursalı: CHP, üzerine gelen büyük dağın altında ezilebilir...
Eski siyasiler yok. Hani Demirel’ler, Ecevit’ler, hatta ve hatta Özal’lar ve Erbakan’lar zamanında, siyasetin “kadayıf tepsisinin altı kızardı mı” tadında sürdürüldüğü, siyasilerin tatlı sert polemiklerle birbirlerini seçmen gözünde hırpalamaya çalıştığı dönemleri Türkiye çoktan geride bıraktı.
Günümüzdeki racon, dur durak bilmeden ve engel tanımadan propagandanın tüm yalan ve çirkinliğiyle saldırmak. Söylenen lafın doğru veya doğru tarafı olması gerekmiyor. Şiddeti önemli.
Durum şu: Yalanı en üst perdeden ve sanki tepeden tırnağa doğruymuş gibi söyleyeceksin. Sürekli. 10 kez, 20 kez, 41 kez söyleyeceksin aynı şiddette ve artık toplum tarafından doğruymuş gibi kabul edilecek, algılanacak. Dahası, bunu rakibin bile kabul edecek, ses çıkartamayacak.
İktidarın adamı, vay savaşa karşı çıkanlar, savaş kötüdür, insan ölüyor diyenler biçiminde yazılar döktürecek. En alt perdeden barış istiyoruz bile demeden, savaş halk sağlığına zararlıdır diyenleri paldır küldür içeri atacaksın ve şiddetli bir yalan propagandayla bunların PKK’ci olduklarını durmadan tekrar ettireceksin çeşitli ortamlardaki borazanlarına.
Kim demiş savaş kötüdür diye
Şimdi söylenenin tersini dile getirin ve Türkiye’nin içine sokulduğu absürdlüğü görün: Savaş halk sağlığı için birebirdir, öyle ki tüm kanserleri öldürür, iltihapları giderir... Barış insan ve toplum katilidir... Barışmayın, sevişmeyin, savaşın!
Beğendiniz mi bayım! Hayır, sizde utanacak yüz olduğunu hiç sanmıyorum.
Ağzını açtığında, daha söz bile dışarı çıkmadan, ne demek istediğini anlayacak ve yakanıza yapışacak iktidar borazanı adalet gömücülerle dolu etraf.
Yahu diyorsunuz, tiyatronun sahne arasında ve soruyorsunuz, Afrin’e askeri müdahalenin haklılığını Avrupa’ya, dünyaya anlatmaya çalışıyorsunuz, diplomatik ataktasınız.. Şu sırada iktidar için en önemli mesele... Ama savaş sağlığa zararlıdır diyen, bir anayasal kuruluşun, Türk Tabipleri Birliği’nin tüm yöneticilerini hedef gösteriyor, içeri alıyorsunuz, üstüne üstlük toplu saldırılara girişiyorsunuz.. Bu doğru mu?
Bu kadarı ayıp değil mi?
Ortada kamera olmadığı için serbest konuşuyor, bu kadarı fazla Orhan Bey, tabii ki yanlış...
Yahu insanlar çok yumuşak itiraz ediyorlar, en alt seviyede bile ifade etme özgürlüğüne bu saldırı ayıp değil mi?
Kamerasız ortamdayız, yani tabii, kem küm...
Ama iktidardan üstlendiği görev yüreğinde hiçbir itiraz, kendi olma duygusunu bile bırakmamış. Kamera gelince sus pus... Sonra kırmızı plakalı kocca mercedesine binip, bu gece de görevini başarıyla yerine getirmenin siyasi huzuruyla evine yollanıyor. Vicdan?
Saldırı çok yönlü ve büyük
Şimdi propagandanın tamamen yalan üzerine kurulu, rakibi bu silahla yerle bir etmeye yeminli bir siyasi saldırı içinde ülke.
Muhalefetin odağında, örgütlü güç olarak CHP var.
Kurultayını yaptı. Yeni yönetimini seçti...
Türkiye Afrin’de uzun sürecek görünen bir savaşa girdi. Teröre karşı operasyonlar şiddetlendikçe, kayıplar da artarsa eğer, iktidarın daha büyük bir şiddetle muhalefetin ve halkın üzerine yönelmesi beklenmeli.
Olağanüstü ortamlarda, olağan muhalefet yapmak, yıkılmakla eşanlamlıdır. Muhalefet bu büyük saldırıyı nasıl karşılayacak?
Nasıl bir yeni bir söylem-eylem birliği ile, hem yalanları hem de halkın içine düştüğü durumu, 41 kez tekrarlayarak halka anlatacak?
Demokrasi yok. Anayasa yok. OHAL ve savaş var.
Ve ülkenin üzerine düşmekte olan, Himalayalar’dan kopup gelen bir dağ var.
CHP bir varlık savaşı içinde olduğunun farkında mı?
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları