Şimşek, büyük ekonomik zulüm ve sınıfsal dönüşüm
Orhan Bursalı; Sahi böyle bir siyasi iktidar altında Şimşek’in işi ne, geldiği ülkede bunlara yer var mı, yoksa zaten Şimşek’in gönlünde de “Nihayet aradığım arzuladığım bir siyasi yönetime hizmet etme fırsatı yakaladım” mı yatıyordu?
İş alanlar, köşeyi dönenler, beslenenler, türbanlı türbansız son model cip süren Saraylılar ve ihaleciler ve onların çok geniş çevresi dışındakiler ve tek kuruş tasarruf etmeyen bizzat iktidarın kendisi dışında, zamlar milletin canına okuyor. Orta sınıf diye bir kavram ortadan kalktı adeta. Sadece iktidarın besleyip büyüttüğü ve durmadan zenginleşen kendi orta sınıfı var. Bu noktaya adım adım ulaşma politikasını başarıyla gerçekleştirdi ve büyük bir sınıfsal dönüşüm yaşandı yaşanıyor.
Sürünen ve reisine oy veren sınıf için bir sorun yok. Onlar için reisleri başta olsun yeter.
BÖYLESİNE EKONOMİK ZULÜM
Gelirine uygun ev mi bulamıyorsun, artık kümeslere tıkılma, dağ başlarına Hazine arazileri üzerine kümeskondu zamanları.
Türkiye Türkiye olalı böylesine bir ekonomik zulüm görmedi.
Bu zulüm öyle bir noktaya geldi ki iktidar ekonomi politikalarıyla tüm varlıklarına parça parça veya birden hepsine el koymaya yöneldi. Milyonlar için bu sağlıksızlık, beslenememe, çocuklarını büyütememe, özetle can bedeli ödeme noktasına doğru hızla kaydı.
Milyonlarca emekli için iktidar ki “Ulan hepinizin evleri var yazlıkları var, bugüne kadar beyler gibi yaşadınız, artık tamam, sizlere daha fazla para ödemeyeceğiz, sürünün süründüğünüz kadar, her şeyinizi satın, tez elden de basıp gidin bu diyardan...”
MEHMET ŞİMŞEK
Şimşek tüm bu kötülüklerin timsali gibi. Türkiye içinde bu zulmü üzerine yıkacakları kimseyi işbaşına getirme yerine, kötü adam diyerek lanetlediği Şimşek’in kapısında bu kez namaza niyaza durarak biz ettik sen etmeye kandırıldı.
Şimşek, uluslararası finans piyasasının adamı, bu unvanına ihtiyaçları vardı ama Türkiye batakken, ifade özgürlüğü yargı bağımsızlığı ortadan fiilen kalkmışken, ciddi kurumlar, vay Şimşek bizim adamımız, hadi arkadaşlar milyarları akıtalım mı derler..
Yoksa, yahu Mr. Şimşek, seçilmiş milletvekili Can Atalay’ı anayasaya rağmen hapse atan, TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ı ettiği iki lafı bahane ederek 10 yıl hapis istemiyle kodese tıkayan, ifade özgürlüğünün sıfırlandığı diktatoryal bir yönetim altında sen ne halt edersin, mi derler...
ANITI DİKER BU MİLLET
Sahi böyle bir siyasi iktidar altında Şimşek’in işi ne, geldiği ülkede bunlara yer var mı, yoksa zaten Şimşek’in gönlünde de “Nihayet aradığım arzuladığım bir siyasi yönetime hizmet etme fırsatı yakaladım” mı yatıyordu?
O da zamlarla ve milleti sıfırlayarak milletin anasını belleme olanağı ele geçirdi, sefalet üzerine bir başarı yaratacağını mı sanıyor?
İlk başta “Batı’ya gidecek” bir yüzü olmadığını bildiği için reisinin izinden Arap ülkelerine koştu. Onlara satacak mal mülk var ortalıkta, Türkiye Varlık Fonu’nda bir dizi şirket satış için hazır, emir ve talimatları bekliyor.
Salt ülkeye dolar girsin diye ülkeyi daha da yoksullaştıran politikaların adamı olarak reisi ile birlikte anıtını diker bu millet.
Şüphesi olmasın.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları