Tarih:
10.03.2016
Kadına ve yaşama dair esintiler
Prof. Dr. Ahmet Özer 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Kadına ve Yaşama dair konuşmasında hayatın gerçeklerini anlatırken bir tespitte bulunuyor, 'Erkek yorulduğu için evlenir. Kadın meraklı olduğu için evlenir. İkisi de hayal kırıklığına uğrar'
Prof. Dr. Ahmet Özer 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle Kadına ve Yaşama dair konuşmasında hayatın gerçeklerini anlatırken bir tespitte bulunuyor, 'Erkek yorulduğu için evlenir. Kadın meraklı olduğu için evlenir. İkisi de hayal kırıklığına uğrar' diyor...
Öncelikle bu günü içtenlikle kutluyorum. ,
Programda hep ciddi konular konuştuk.
Kadın,
Eşitlik,
Özgürlük,
Şiddetin son bulması ve
Gerçek bir demokrasinin ihya olması.. gibi..
Ama zeki ve espiritüel arkadaşım, dönerken yolda aldı mikrofonu eline,
biraz gülümseterek ve biraz da düşündürmek istercesine bizlere keyifli bir yolculuk yaptırdı..
İşte o yolculuktan aklımda kalanlar..
“Önce Filozoflardan başlayacam” dedi..
İşte size “HERAKLEİTOS’TAN BEDAVA NASİHATLAR:”
Kendinizi başkasına anlatmayın.
Sizi sevenin buna ihtiyacı yoktur.
Sevmeyen de inanmayacaktır zaten.
Onun hayatında bir seçeneksen, onun senin önceliğin olmasına izin verme. İlişkiler en iyi dengeli olduğunda yürür.
Uyandığında iki seçeneğin var. Tekrar uyuyup bir rüya görmek ya da uyanıp rüyanın peşinden koşmak.
Bize değer verenleri ağlatır, vermeyenler için ağlarız. Bizim için hiç ağlamayacaklara değer veririz. Garip ama gerçek. Bir kez bunu anlasak değişmek için hiçbir şey geç değil.
Mutluyken söz, üzgünsen cevap, öfkeliysen karar verme.
Zaman nehir gibidir.
Aynı suda iki kez yıkanılmaz.
Kiymetini bil.
Geçen su bir daha geri gelmez...
Ee dedik hani kadınlara ilişkin sözlerin..
Tekrar mikrofonu aldı.
İşte geliyor dedi..:
KADIN
“Hint mitolojisine göre tanrı kadını şöyle yaratmış” diye söze başladı... Ve elindeki kağıttan okumaya başladı:
* Tanrı yaprağın hafifliğini, ceylanın bakışını, güneş ışığının kıvancını, sisin gözyaşını aldı...
* Rüzgarın kararsızlığını, tavşanın ürkrkliğini buna ekledi...
* Onların üzerine balın tadını ateşin yakıcılığını, saksağanın gevezeliğini, kumrunun sevgisini kattı...
* Bütün bunları eritti ve kadını yarattı...
* Sonra da yarattığı kadını erkeğe armağan etti.
O arada sesler yükseldi..
Ya erkek.. ona ne demeli..
Durur mu cingöz arkadaşım.. Ona da var bir hazırlığı.. başladı..
VE ERKEK
Hint mitolojisine göre...Erkek şöyle yaratıldı..!?
* Tanrı kaplumbağanın yavaşlığını, boğanın bakışını, fırtına bulutlarının kasvetini, tilkini kurnazlığını aldı...
* Sülüğün yapışkanlığını, kedinin yaramazlığını, hindinin kabarışını onlara ekledi...
* Bunların üzerine ayının kabalığını, bukalemunun şıpsevdiliğini, sivrisineğin vızıltısını kattı...
* Ve erkeği yarattı.
* Sonra yarattığı erkeği, adam etmesi için kadına verdi.
Biraz mırın kırın sesler yükseldiyse de kadınlar günü nedeniyle herkes sesini kesti..
Tabi ki o an kadının hakimiyeti tescillendi..
Umarım birgün pratiktede gerçek eşitlik yakalanır ve yasalarla ve uygulamalarla gerçekten tescillenir...
.
Gelelim bu mükalitin vaazının ikinci bölümüne.
Bundan sonra söyledikleri tartışmalı
..Ve çok su götürür tabii.
..Varın karrı siz verin.
HAYATIN ACI GERÇEKLERİ
* Bir erkekle çok mutlu olmak için onu çok anlamak, az sevmek gerekir. Bir kadınla mutlu olmak için onu çok senvmek ve hiç anlamaya çalışmamak gerekir.
* Bir kadın bir erkekle onun değişeceğini umarak evlenir, ama o değişmez. Bir erkek bir kadınla onun değişmeyeceğini umarak evlenir, ama o değişir.
* Erkek yorulduğu için evlenir. Kadın meraklı olduğu için evlenir. İkisi de hayal kırıklığına uğrar.
* Kadın bir koca buluncaya kadar gelecekten endişe eder. Erkek evlenecek bir kadın buluncaya kadar gelecekten endişe etmez.
* Kadın daima onunla evlenmek istemiş olan erkeğin anısını yaşatır. Erkek daima evlenmediği kadının anısını yaşatır.
Son karar sizin..
Prof. Dr. Ahmet Özer
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları
DİĞER YAZILARI