Yerel seçimler nasıl kazanılır?
Ahmet Özer: Halka gerçekten hizmet etmeye, fark yaratmak isteyenlere değer verilmeli. Siyasetten medet uman, başka amaçlar için gelenlere değil. Yani sonuçta halka ve partiye zarar verecek olan kişilere yer ve değer verilmemelidir. Bunu yapabilirse ne ala? Yapamazsa geçmiş ola..
Bir önceki yazıyı yerel seçimlerle bitirmiştim. Lafı dolandırmaya gerek yok. Bu yerel seçimler bir sonraki seçim için de belirleyici olacak. Yerel seçim tek adam rejiminin uzun süre devam edip etmeyeceği konusunda umut ya da umutsuzluğun işaret fişeği olacak. Yani eğer başta CHP olmak üzere muhalefet bu seçimden galip olarak çıkarsa bundan sonrası için halkta gelecek için (demokratik özgürlükçü bir anayasa konusunda) bir umut belirir. Eğer mağlup olursa geçmiş olsun.
Ne yapmalı?
Ama bunun için geçen seçimde yapıldığı gibi “...Biz tek dam rejimine geçit vermeyeceğiz.. “ deyip kendini, adamını kurtarmaya dönük bir çalışmanın ve çabanın içine girmemek lazım. Böyle yapanlar ülkeyi ve gerçek bir demokrasiyi değil kendini kurtarmayı düşünenlerdir. Kendi kişisel çıkarları için çaba gösterenlerdir. Bunu da demokrasi, barış, tek adama geçit vermeme ile igisi yok. Bu gibi laflarla kamufle ederler gerçek amaçlarını o kadar.. Bunları yaşadık, gördük.
Dostlar birbirimizi hiç kandırmayalım, öyle diyip sonra böyle yapılarak tek adam rejimi durdurulamaz. O halde herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekmez mi? Şimdi kişisel hırs ve beklentilerden sıyrılma vakti. El birliği ve gönül birliği ile doğru olanı yapıp sonuç alma vakti.
CHP yerelde nasıl davranmalı?
Alalım CHP’yi. 'CHP bu yerel seçimlerde nasıl başarılı olur'u konuşalım. Büyük laflar edip bir şey yapmayanları bir kenara bırakın, müttevazi olup taş üstüne taş koyanlara bakın. Hem Türkiye'de hem Mersin’de. Peki nasıl olacak bu?
Çok basit. Bunun için Amerika’yi yeniden keşfetmeye gerek yok. Basit üç adımı var bunun. Sonuç almak ve başarılı olmak isteniyorsa üç adım var yapılacak: Doğru aday, seçim rüzgarı ve sandık güvenliği. Tek tek analiz edelim.
Doğru adaylar belirleme..
Ne demek doğru aday? Doğru aday iki özellğe sahip kişidir. Bir, seçimi kazanacak kişi olmalı; iki, ve dahada önemlisi kazandıktan sonraki süreci kazanabilecek kişi olmalı. Yani liyakat ve ehliyet sahibi olmalı. Sadece layık olmak yetmez “ehliyetli” de olmalı. Yani belediyeciliği bilen, bilgili, donanımlı ve model yaratabilecek özelliklere sahip olmalı aday olacak kişilerin..
Biraz açalım: Doğru aday her şeyden önce seçimi kaznacak adaydır. Seçimi kazanacak aday ise o ilin/ilçenin sosyololjisine uygun dinamiklerine yakın adaydır. Daha somutlamak için Mersin’i ele alalım. Mersin’de büyükşehir başta olmak üzere ilçeler içinde geçerli profil şudur: Diğer bir deyişle Mersin için doğru aday: 1) CHP oylarının tümünü alacak 2) Başta Doğu ve Güneydoğulu seçmeni olmak üzere HDP seçmeninden oy alabilecek 3) Muhafazakar kesimleri ürkütmeyecek 4) Halkta karşılığı olan, yıpranmamış, saygın ve sevilen adaydır. Bu işin ilk ve olmazsa olmaz kısmıdır.
Kazanma rüzgarı estirilmeli ve sandık güvenliği sağlanmalı..
İkinci kısmı çalışma ve rüzgar estirmedir. Seçimi kaznmak için iyi bir rüzgar estirmek şarttır. Ve üçüncü olarak da seçim günü ve sandık güvenliğidir önemli olan. Sandık güzvenliğini sağlamanın ne kadar önemli olduğunu söylemeye gerek bile yok. Yok ama her seferinde söylendiği önemi üzerinde durulduğu halde başaralmayan tek iş de bu oluyor ne hikmetse. O nedenle hem adayların erken açıklanması hem de sandık çalışmasının bugünden başlanması çok önemldir. Bunlar kaznmak için olmazlarsa olmazlardır.
Belediyeler aziz de eder rezil de..
Seçimi kazanabilecek olması kafi değil bir adayın. İki şey daha lazım. Hem kazanmak için hem de sonrası için. Hedef kazanmadır, tamam. Bu hedefe ulaştıracak proje ve programlar nedir, halk bunu görmek ister. Bu da yetmez bunu kiminle yapacak belediye başkanı? Yani kadrosunu tanımak bilmek ister. Çünkü sonuçta işi bunlarla yapacak yürütecek. Belediye başkanı kendi beldesinin lideridir aynı zamanda. Kanaatımca bir liderde iki özellik olması lazım: Cesaret ve doğru adam seçmek. Doğru adamı doğru işle buluşturmak. Bunlar insanı başarıya ulaştıran unutulmaması gereken temel düstürlardır. Tabii günümüzde önemli bir düstür da dürüst ve şefaf yönetimdir. O halde diğer bir özelliğe geliyoruz burada.
Başkan adayı ahlaklı ve becerikli olmalı..
Aday olan sonrasında başkan olacak kişi hem ahlaklı hem de becerikli olmalı. Ne demek istediğimi anlamışsınızdır. Çünkü bu iki nitelik bir arada biraz zor bulunuyor da.. hatırlayın.. Bir dönem CHP/SHP belediyelerden iktidara geldi. Ama maalesef belediyeler onu iktşidardan götürdü, bir daha da iktidara gelemedi. Bildiğiniz gibi AKP de yerel yönetimlerden geldi. Başta Refah beldiyeciliği olmak üzere, Erdoğanı buralara taşıyan İstanbul Beldiye başkanlığıdır.
O nedenle belediye insanı aziz de eder rezil de.. Bu yüzden beceri önemli ama ahlaklı olmak da önemli. Cesaretli ve dürüst olmak gibi.. Günümüzde cesaret ve dürüstlük, ahlaklılık ve becerilkilik pek az bir arada olabiliyor. Becerikli ahlaklı olmuyor; ahlaklı olan da becerikli.. Ya da cesur olanlar dürüst ol(a)muyor. Dürüst olanlar da cesur değiller. O yüzden sadece seçimi kazanmak yetmez, kazandıktan sonraki süreci de kazanmak gerekir.
Liyakat ve ehliyet sahibi olmalı..
E tabi, bilgi birikim, liyakat ehliyet, dürüstlük ve cesaret; bunlar güzel erdemler. Ama yetmez. Yerel yönetimleri de bilecek. Şimdi bakın hemen her kafadan ses çıkyor. Herkes bilen bilmeyen, ilgili ilgisiz herkes ben belediye başkanı olacam diye ortaya çıkıyor. Tamam demokrasi var, herkes her yere aday olabilir.. Ama bir de had ve hudut yok mu? İnsanların biraz bunlara dikkat etmesi gerekmez mi? Sonra da seçtiklerimizi beğenmiyor ve rejm ediyoruz. O zaman daha baştan buna dikkat etmemiz gerekmez mi?
Belki herkes milletvekiliği yapabilir ama herkes başarılı belediye başkanlığı yapamaz. Çünkü bunun için işin ehli olmak gerekir. Peki neden bu kadar rağbet var belediye başkanlığına. Neden insanlar trilyonlar harcıyor başkan olmak için. .. E her halde “kaz gelen yerden tavuk esirgenmez..” diyedir. Öyle ya sadece memeleket sevgisi olsa o zaman “aç bir fabrika” bundan evla değil midir? Onlarca insan çalışsın, binlerce insan ekmek yesin. Şehir gönensin, memleket kalkınsın. Ama maalesef dert o dert değil. Tabi dürüst insanları tenzih ederiz. Ama bakın mahkemelere akçalı işlerle ilgili binlerce dosya bulacaksınız belediyelerle ilgili..
Daha doğrusu bakın etrafınıza hiçbir şeyi olmayanlar başkanlıktan sonra nasıl zengin olmuşlar, nasıl malk mülk sahibiler? Çünkü sadece sistem tıklı değil, maalesef siyaset de kirli.. Ahali “devletin malı deniz yemeyen keriz”, ya da “bal tutan parmağını yalar” tekerlemelerini boşuna söylemiyor..
Temiz siyasete ihtiyaç var..
Öyle ki kirli siyaset toplumu da kirletmiş. Peki bu kısır döngü nereden kırılabilir, nasıl aşılabilir? Elbette gene siyasetten. Çünkü temiz topluma giden yol temiz siyasetten geçer. Bunu unutmamalıyız. O yüzden beceri yanında dürüstlük de önemli. Ki kazandıktan sonraki süreç de kazanılabilsin. Sosyal adaletçi, demokratik, halkçı belediyecilik yapılabilsin. Halkın kaynakları çar çur edilmeden halka hizmet olarak geri dönebilsin .
Yerel yönetimlerden sorumlu genel başkan yardımcısı Seyyit Torun'un da belirttiği gibi liyaklatlı, örgütten destek ve onay gören, çevresinde sevilip sayılan kişilere yer ve değer verilmeli. Yani siyasette ve belediyeciliğe bir şeyler katacak olanlara yer verilmeli. Halka gerçekten hizmet etmeye, fark yaratmak isteyenlere değer verilmeli. Siyasetten medet uman, başka amaçlar için gelenlere değil. Yani sonuçta halka ve partiye zarar verecek olan kişilere yer ve değer verilmemelidir.
Bunu yapabilirse ne ala? Yapamazsa geçmiş ola..
ÜYE YORUMLARI
Facebook Yorumları
CHP, ÖNCE KENDİ EVİNİN İÇİNİ DÜZENLEYEREK, SEÇMENE GÜVEN VERMELİ. BİZDE DEMOKRASİ VAR DİYERK, ÖNÜNE GELEN AKLINA GELDİĞİ GİBİ KONUŞTURMAMALI. CHP GÜÇLÜ VE AYAGI YERE BASAN BİR PARTİ POLİTİKASI VE STRATEJISI ORTAYA KOYMALI, BUNU İYİ BİLEN VE ANLATABİLEN SEVECEN, GÜVEN VEREN YÜZLÜ KONUŞMACILARLA KAMUOYUNA HERTÜRLÜ İLETİŞİM KANALLARI İLE HER ZEMİNDE ANLATMASI.
''Ata beni seçeyim seni''
Dürüst.ahlaklı,liyakat ve ehliyet sahibi üstüne cesur ama yerel seçimlerden sonra yapılacak kongre ve kurultayda beni desteklemeyecek kişiyi atar mıyım?
Bu sayılan özellikler önemli değil önemli olan atadığım kişi beni desteklesin.
Bence seçim kazanılmasının tek yolu var;
Genel Başkanımıza hizmetlerinden dolayı teşekkür etmek , böylece
tüm doğru düşünenlerin önünü açmak