Yerel seçimlerde büyükşehiri kazanma stratejisi

Ahmet Özer: O halde artık “kaybet- kaybet” politikasından kurtulup ortak akılla “kazan – kazan” politikası uygulanmalı.

İşi karmaşıklaştırmaya ve Amerikayı yeniden keşfe gerek yok. Açık net ve anlaşılır söyleyelim: Yerel seçimleri kazanmanının üç unsuru ya da üç adımı var:

             Doğru aday,

            Seçim rüzgarı ve

            Sandık güvenliği.

DOĞRU ADAY GÖSTEREBİLMEK SEÇİMİ KAZANMANIN BİRİNCİ ÖENEMLİ ADIMDIR

            Ancak bunlar içinde en önemli unsur adaydır. Dolayısyla kaznamanın yolu ona buna yakınlık değil, o il, ilçe, belde için “doğru aday” olmaktır.

  Peki “doğru aday” kimdir?

            Doğru aday iki özelliği olan kişidir: 1) Bu aday, seçimi kazanacak adaydır 2)Kazandıktan sonraki süreci kazanacak olandır.

            Mersini ele alalım. CHP büyükşehirde favori. HDP’nin oyu ise tek başına kaznmaya yetmez. O halde artık “kaybet- kaybet” politikasından kurtulup ortak akılla “kazan – kazan” politikası uygulanmalı. Bu nedenle hem doğru aday bulunmalı hem de doğru dürüst bir işbirliği geliştirilmeli. Bu noktada aday ve işbirliğinin ilkeleri önemlidir. Kazanacak adayın özelliklerini biraz daha açalım:

            Aayın şu özellikleri  olmalı.

Bütün kesimleri kucaklayacak nitelikte biri olmalı. Ancak CHP için bu seçimde anahtar seçmen Kürt seçmen, anahtar parti de HDP’dir. Hal böyle olunca, büyükşehir için doğru aday;

1. CHP’nin bütün oylarını alacak, (Bu noktada örgütün de desteği ve benimsemesi önemlidir).
2. HDP’nin kahir ekseriyetinden oy alabilecek, (O nedenle bu seçimde AKP’nin tuzağına düşmeden HDP ile işbirliği kurulmalıdır).
3. AKP’nin muhfazakar ama memnun olmayan kesimlerinden oy alabilecek biri olmalı. (AKP’nin MHP ile işbirliği; güvenlikçi politikları ve ekonomide yaşanan kriz bazı kesimleri rahatsız etmiş durumda. AKP’ye geçmişte oy vermiş olan bu seçmenin bir kısmı kaznılabilir. Özellikle AKP içindeki muhafazakar Kürt seçmen bu kategoridedir.)
4. Bilinmeli ki bu seçimde İyi partiden CHP’ye büyükşehirde oy gelmez.

İyi Parti oyları daha ziyade MHP ve AKP adaylarına gidecek.

            Kazandıktan sonraki süreci kazanacak bir olmalı

                      Bu nitelik aynı zamnda kaznmaya da etki eden niteliktir.

1. Liyakat ve ehliyet sahibi olacak.  Layık biri olacak. Çevresinde sevilen sayılan saygın bir isim olmalı. Çünkü büyükşehir başkanı aynı zamnda kentin lideri konumundaki kişidir.
2. İşinin ehli, yani ehliyet sahibi biri olmalı.Bilgi, birikim ve deneyimi olmalı. Yerel yönetimler konusundan uzak biri olmamalı. Bu konularda hiçbir bilgi birikime sahip olmayan birnin başarılı olmasını beklemek beyhude bir hayal olur.
3. Becerikli ama aynı zamnda ahlaklı olmalı. Yani çalışacak, hizmet üretecek ama aynı zamnda dürüst ve şeffaf davranacak biri olmalı. Maalesef ülkemizde siyaset AKP döneminde daha da kirlendi. O yüzden dürüst olanlar cesur değiller, cesur olanlar da dürüst.. Bu denklemei doğru kurmak zorundayız. (Unutmamalı ki CHP’yi iktdardan yerel yönetimler düşürdü. AKP’yi de iktidara yerel yönetimler taşıdı!)

SEÇİM RÜZGARI SANDIK GÜVENLİĞİNİ DE BERABERİNDE GETİRİR

                   Aday belirlendikten sonra asıl iş başlar. Çünkü ikinci adım seçimi kaznmak, üçüncü adım ise kazandıktan sonraki süreci kazanmaktır.  Belirlenen aday, ekibi ve yerel örgüt atacağı adımlarla genel merkezin yaratacağı rüzgarı arkasına alıp ilde fırtınaya dönüştrmeli.

1. Aday beleirledikten sonra ;

1. Hedeferini ne bir biçimde açıklamalı,
2. Bu hedeflere ulaştıracak projeleri deklere etmeli,
3. Bu projeleri uygulayacak kadroları tanıtarak bir seçim seferberliği ile sahaya çıkmalıdır.

2.  Sandık güvenliği çalışması

1. Eğitsel
2. Teknik
3. Ekonomik yönleri ile yapılacak çalışmalara hemen başlanmalı ve şimdiden bu işin altyapısı oluşturulmalıdır.