loading
close
SON DAKİKALAR

Corona Günlerinde Aşk

Şebnem Nur
Tarih: 29.03.2020
Köşe: Psikolog'dan denemeler
Kaynak: www.istanbulgercegi.com

Şebnem Nur; Tüm dünyanın aynı sloganda birleştiği, tarihte nadir görülecek bir olaya şahit oluyoruz. Bu sebeple de pek çoğumuz ‘Evde Kal’ıyoruz. Zorunlu haller haricinde, dışarıda değiliz. Böylelikle de corona’dan korunabileceğimiz iddia ediliyor.

Şu corona günlerine inat buluşsak diyorum.

Eldivensiz değse ellerim ellerine,

Beyaz maskelerden de sıyırsak yüzümüzü

Corona’yı şahit tutup; deliler gibi öpüşsek!

Ben senin yeşillerinde huzur bulsam,

Sen de fal tutsan gözlerimin kahvesinden!

‘Biz’ olabilsek...

Corona günlerine inat!

       Tüm dünyanın aynı sloganda birleştiği, tarihte nadir görülecek bir olaya şahit oluyoruz. Bu sebeple de pek çoğumuz ‘Evde Kal’ıyoruz. Zorunlu haller haricinde, dışarıda değiliz. Böylelikle de corona’dan korunabileceğimiz iddia ediliyor.

       Başta hekimler olmak üzere de kimi meslek grupları zorunlu olarak işlerinin başında olmaya devam ediyor. Bundan dolayı da pek çok kişi artık evinin yolunu unutmuş durumda.

       Tokalaşmak, öpüşmek, sarılmak gibi sosyal hareketlerde bulunmamamız gerektiği söyleniyor. Sosyal mesafeyi 1 metreyle sınırlamamız da. Evet, arkadaşlar yahut sosyal ilişkilerde bulunduğumuz diğer kişilerle aramıza mesafe koymak kolay.

       Peki ya sizinle ‘Evde Kal’an eşiniz / sevgilinizle? Bakkala ekmek almaya gidip dönmesi, markete alışverişe çıkması ya da her hangi bir, çok zorunlu sebepten dolayı dışarı çıktığında, 14 gün boyunca evin ayrı odalarında zaman geçirmek gerçekten yeterli olacak mı?

       Ya da bu süre zarfında ikiniz de hiç evden çıkmamanıza rağmen, gündemi takip etmenizden dolayı birbirinize ‘coronalı’ şüphesiyle bakıp, aranızdaki mesafeyi mi açacaksınız?

       Sonuçta, adına ‘corona’ denilen virüs ile dünya yeni tanıştı. İşin erbabı olan hekimler dahi ‘deneysel yöntemlerle’ hastalığı tedavi yoluna gittiklerini söylüyorlar. Aşısı bulunmamış, tedavisi bilinmeyen hastalıktan, suya- sabuna dokunarak kurtulabileceğimiz iddia ediliyor. Tüm dünya corona’nın konuştuğu lisanı henüz anlamıyor aslında.

       Bununla birlikte, corona’ya tüm samimiyetimle şu soruları da sormak isterdim:

       ▫️Nasıl ve / veya ne şekilde var oldun?

       ▫️Coronalı bir kişi, bu virüsü en fazla kaç kişiye bulaştırabilir?

       ▫️Kişiden kişiye aktarım yoluyla en fazla kaç kişiye bulaşabilir?

       ▫️Tokalaşmak veya sarılmakla bulaşır mı?

       ▫️Sabunla, kolonyayla, el dezenfektanıyla, çamaşı suyuyla ölüyor musun?

       ▫️Çiğ sebze, meyve, et, süt şişeşinden, vb. materyallerden bulaşabiliyor musun?

       ▫️Beslenme tarzımıza göre bizim yanımıza uğramama ihtimalin var mı?

       ▫️Dünyamızı ne zaman terk edeceksin?

        Neredeyse pek çoğumuzun izlediği ‘Lost’ diye bir dizi vardı. Orada da adada tek başına kalan bir adam dışarıda “virüs var” diye hiç evinden çıkmıyordu. Bundan yıllar önce de ‘distopik’ bir bilim kurgu filmi izlemiştim. Sene 2080 gibi bir şey. Atmosferde virüs var ve kimse korunaksız dışarı çıkamıyordu. Dışarı çıkan da içeri girdiğinde üzerine ve ellerine ayrı ayrı dezenfektanlar püskürtüyordu.

         Simpson’s adlı çizgi filmde ‘virüs’ taşıyan bir koliden bahsediliyordu. 2018 yapımı bir Güney Kore filminde de bir bilim insanı diğerine “Corona Virüs” adlı bir virüsün dünyaya yayılacağından bahsedip, tam da bu günlerde tüm dünyanın yaşadıklarını anlatıyordu.

          Bazı filmler yalnızca oturup keyifle izleyelim diye çekilmiyor, bize; ilerleyen yıllarımızdaki ortak kaderimizle ilgili bilgiler de veriyor sanırım...

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları