Flörtsüz Evlilik

Şebnem Nur; Acele ederiz bazen. Yaşım geçiyor, daha iyisini mi bulacağım, bu gidişle evde kalacağım, tohuma kaçacağım, ah ben ne olacağım?!

En yakın arkadaşımın,
En yakın arkadaşıydı.
Adı çok geçmişti ama
İlk defa bu vesileyle görmüştük birbirimizi.
Heyecanla mesajlaşıp,
Buluşma günlerimizi iple çekeceğimiz
Bir yaşta da değildik artık.
Zaten ilk buluşmada,
Birbirimize olan niyetimiz belli olduğundan,
Hemen düğün hazırlıklarına başlayıverdik.
Üç ay nişanlı kaldıktan hemen sonra da evlendik.
Tüm gün dışarıda gezdiği çoraplarla uyuduğunu,
Balayımızın ikinci gecesi öğrendim.
Yatmadan önce diş fırçalama huyu da yoktu.
Flörtle zaman kaybetmeyeyim dedim oysa;
Geri kalan ömrümü heba ettim kanımca.

Acele ederiz bazen. Yaşım geçiyor, daha iyisini mi bulacağım, bu gidişle evde kalacağım, tohuma kaçacağım, ah ben ne olacağım?!

Sanki hepi topu bir yılcık flört etsek, 300 yıl mı yaşlanmış olacağız? İşin bir diğer boyutu da var tabii: Ya iş tavsarsa, ya bozulursa, aman arayı uzatmayalım... Nikah ne kadar bağlayıcıdır? Evden dışarı çıktığında nereye/ kime uğrayacağını daima biliyor muyuz? Her gece eve dönüyor olması, sadakatiyle ilgili ne kadar ipucu barındırıyor?

Bu sefer de olmadı diye hayıflanmak; mahkeme kapılarında, kucağında çocuk ile sürüne sürüne boşanmaktan çok daha az acı vericidir.

Hem; ailenizin size olan tutumunu da ölçmeniz gerekebilir: Bir- iki boğaz fazlayla geldi, dul kadın durumuna ‘düştü’, yük oldu...

Amacınız sadece; ‘Birini bulayım da evleneyim,’ ise; bazı huylarına tahammül eder, ‘yuvanız’ uğruna, katlanmaya çalışırsınız elbet. Kimi zaman yıpratıcı da olsa; bir yuva kurmuş olmak, kiminle kurduğunuzun bir önemi yoksa eğer, tatminkar bile olabilir.

Evlilikten ve eşten ne beklediğinizle de doğru orantılıdır yani. Ama her halukarda; eşiniz olacak kimsenin, asla kabul edemeyeceğiniz birtakım huy ve alışkanlıklara sahip olup olmadığını da öğrenmenizi tavsiye ederim.