Gizli Eşcinsellik ve Kadın Düşmanlığı
Şebnem Nur; Erkeğin kibri; saçma sapan gerekçelerle kadını aşağılamaya, kısıtlamaya ve geri planda bırakmaya çalışmasının temelinde korku ve kıskançlık vardır.
Çocukluğunda vurdulu-kırdılı oyunları sevmezdi.
Vücudu incinir korkusuyla futbol bile oynamadı.
Kız çocuklarının oynadığı saçlı bebeklere imrenirdi.
Büyüdükçe de karşı cinse dönüşeceğinin hayalindeydi.
Ama yaş alıp bir şeyleri idrak etmeye başladığında;
“Dönüşün “hayal ettiğinden çok daha çetrefilli olduğunu anladı.
İçine gömdü, bastırdı, unuttu sandı.
Ergenlik dönemi ve peşini takip eden yıllarda;
Erkeğe yakışan şeyleri tercih etti özellikle.
Sadece erkeklerin kullanabildiği aksesuarlar, vücut özellikleri.
Meslekler, kokular ve renkler hatta.
Ona göre; asla bir kadın pantolon giyinmemeliydi mesela.
Hiçbir zaman, bir yılı aşan duygusal ilişkiler yaşayamadı.
Ona göre; karşısında hep “salak“ kadınlar çıkıyordu.
Duygusal ilişkilerini hep kendisi sonlandırdı.
Kalp kırıyor, aşağılıyor, sebepsiz kızıyor ve küsüyordu.
Hep de, çalışmayan ve çalışmayı düşünmeyen kadınları seçiyordu.
Ona göre kadınlar, ortalıkta fazla görünmemeliydi.
Saçlarını açıp savurarak gezmeleri, makyaj yapmaları, topuklu ayakkabı giymeleri, onu “kıskançlıktan “deliye çeviriyordu.
Çünkü ne kadar büyürse büyüsün;
Çocukluğunda hayalini kurduğu gibi, asla onlara benzeyemeyecekti.
Toplum denen kavramı oluşturan bireylerden biri olan kadınlara karşı fırsatını buldukça da açık düşmanlık gösterdi.
Laf attı, taciz etti, trafikte magandalık ve iş yaşamında zorbalık gösterdi.
Sadece hâlâ rüyalarında girip, mutluluk ile uyandığı o kadınlar dünyasına, gerçek hayatta asla erişemeyecek olmanın acısını, gerçek dünyada tanıdığı tüm kadınlardan çıkartmaya çalışıyordu zavallıca.
Erkeğin kibri; saçma sapan gerekçelerle kadını aşağılamaya, kısıtlamaya ve geri planda bırakmaya çalışmasının temelinde korku ve kıskançlık vardır.
Kadın daha sabırlıdır, daha detaycıdır, daha konsantre olabilir yaptığı işe; acı eşiği yüksektir, doğurabilme kapasitesine sahiptir.
Eğitim hayatına daha başarılı bir grafik çizenler de kadınlardır. Sadece erkeklerin yapabileceği işler diye bir iş kolu da yoktur aslında.
Hele de, kol gücünün yerini makinelerin aldığı bu devirde!
Bir erkeğin boyunduruğuna girmeyi kabul eden bir kadın muhtemelen annesini yahut onu böyle yetiştiren bir ebeveynini model almıştır. Kendi potansiyelinin de pek farkında olamamıştır.
Kadının ve erkeğin yapmasına uygun olan meslekler; kişilerin fizyolojik özelliklerinden ziyade yetenek ve yatkınlıkları ile ilişkilidir. Bir kadın pekala; pilotluk, kepçe operatörlüğü, yahut maden mühendisliği yapabilir.
Bir kadının, herhangi bir durum karşısında bocalamasının yahut yanlış yapmasının temelinde; onun yetersiz yahut yeteneksiz olması yatmaz. O iş için gerekli becerileri gereğince edinecek ortamı bulamadığı akla gelmelidir.
Araç park etme mevzusu, bunun için en iyi örneklerden biri olabilir.
İşte; tüm bu saydığım sebepler sonrasında, hayatınıza aldığınız erkeğin size olan yaklaşımlarına da dikkat edin derim.
Sizi yerli /yersiz aşağılayan, küçümseyen, kısıtlayan, kendinizi yetersiz hissettiren erkeğe karşı dikkatli olun.
Yaşım geçiyor, ama nihayet birini buldum, yalnız kalmayayım gibi düşüncelerle; hayatınızın geri kalanını size zehir edecek biriyle ömrünüzü asla geçirmeyin derim.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları