Ruhsuz Kadın
Şebnem Nur; Hep söylerim. Âşık olmak ne güzel şeydir! Hele bir de karşılığı varsa ve âşık olduğunuz kişi sevgiliniz olmuşsa... İşte o zaman hiçbir zaman gerçekten umutsuzluğa kapılmaz insan. Dertleşeceğin, sıkıntını, hüznünü anlatabileceğin biri vardır yanında.
Ona olan ilgilerin yalnızca ‘tensel’ olduğunun farkındaydı.
Eski hezimetlerden intikam almak için mi,
Ne tadarsa ‘gençlikte’ tadar diye mi bilinmez,
Aşksız ve sevgilisiz münasebetlere açık biriydi.
En acısı da sanki ruhu yokmuşcasına
Tenden tene savrulurken;
Unutuyordu sevişmenin ne demek olduğunu.
Hep söylerim. Âşık olmak ne güzel şeydir! Hele bir de karşılığı varsa ve âşık olduğunuz kişi sevgiliniz olmuşsa... İşte o zaman hiçbir zaman gerçekten umutsuzluğa kapılmaz insan. Dertleşeceğin, sıkıntını, hüznünü anlatabileceğin biri vardır yanında. Zamanın nasıl geçtiğini de anlamazsın çoğunlukla.
Terk edilme korkusu, tek taraflı çabalamalar, öyle yapsam/ yapmasam bırakır mı endişesi olmadan yaşanır aşk.
Bir de bütünleşir insan. Aynı gülüşte, aynı histe, aynı düşüncede ve aynı tende. Sen- ben varsa aşk değildir o. Tek bir adınız, ruhunuz, bedeniniz olmalı. ‘Biz’ olmaktır aşk. Ama tüm çoğullardan arınmış bir biz.
Bazen de kirletmeye meyleder insan. Yaşadığı şey aşk değilken, kirlettiği şey de aşk olamaz elbet. Çok tanımadan, hiç sevmeden; belki eski sevgiliye, belki de eskiden âşık olunan birine benzedi diye biriyle olmak. Âşık olmadan!
Ruhu doyurmadan teni doyurmak, insanın kendi içsel yalnızlığını büyütmekten başka ne işe yarayabilir? Canlı bir cinsel oyuncaktan farkı varmıdır o partnerin? Sonu var mıdır peki?
Bir kadın kendine bunu nasıl yapar? Manik depresif epizot yahut disosyatif füg gibi ruhsal rahatsızlık türlerinde bu tip durumlara rastlanmaktadır.
Ama; hayattan, geçmişten yahut erkeklerden intikam alma yolunu bu şekilde seçen kadınlara da rastlamaktayız. Hatta böyle bir münasebet neticesinde hamile kalıp, bunu partnerine söylemeyenlere dahi rastlanmaktadır.
Kadınlarında ‘kullanabildiğini’ mi göstermek ister; özgürlüğün tanımını mı yanlış anlamıştır bilinmez.
Ama bir psikoterapi seansında; yaşamakta olduğu bu tercih irdelendiğinde, gözyaşları içinde ‘ama aslında’ diye başlayan acıklı anlatımların da kahramanı olabiliyorlar ne yazık ki.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları