Sevgili Olmayalım

Şebnem Nur; Böyle bir ilişki türü insanın içindeki hangi fiizksel veya duygusal boşluğu kapatabilir? İnsan psikolojisine ve fizyolojisine ne kadar uygundur? Ya da uygun mudur?

Akran sayılırız...
Birbiriyle örtüşen mesleklere de sahibiz.
İyi anlaşıyoruz.
Beni beğendiğini söylüyor...
Flörtleşmekten çok daha ileride artık diyaloğumuz.
Ama her ne hikmetse,
Kimseyle bir gelecek, ilişki, ciddi bir ilişki, duygusal bir ilişki,
Düşünemezmiş.
Buna vakti yokmuş.
Böyle kabul edersem edeyimmiş.

       Aslında bu, kadın erkek ilişkileri var olduğundan beri görülen bir durum. İnsanlık buna çok güzel isimler de takmamış elbet. Ama biz “partner” diyelim.

       Ancak günümüzün hızlı, modern ve her şeyi çabuk tüketen yaşantısında daha sık dile getirilmeye başlandı. Adını koymadan birşeyler yaşamak. Sevgili olmamak, o kişiyle gelecek planlamamak, hesap vermemek, herhangi bir sorumluluk duymamak, sadakate ihtiyaç duymamak.

       Genelde erkeklerin yatkın olduğu bir ilişki şekli. Ama bu durumu kabul eden kadınlar da var ki, böyle bir ilişki türünden bahsediliyor.

       Flört dönemi hiç olmadıysa ya da çok kısa sürdüyse, ilk buluşmada evine davet ediyorsa, mesajlar çoğunlukla cinsellik içeriyorsa, sizi yalnızca ‘partner’ olarak görmek isteyen biriyle diyaloğunuz var demektir.

       Geçmiş olsun!

       Eğer ondan hoşlandıysanız, hatta ona âşık olmaya dahi başladıysanız; belki ileride sevgili oluruz, umuduyla ‘evet’ diyebilirsiniz.

       Oysa belki de sizi ikinci kere bile aramayacak ya da başkalarıyla da görüştüğünü çekinmeden dile getirecek ya da ilerleyen zamanlarda ‘sevgili’ olmak istediğinizde; “ bunu sana en başından söylemiştim” diyecek...

       Böyle bir ilişki türü insanın içindeki hangi fiizksel veya duygusal boşluğu kapatabilir? İnsan psikolojisine ve fizyolojisine ne kadar uygundur? Ya da uygun mudur?

       İmkansız aşka düşmekten daha çaresiz bir durumdur aslında. Muhakkak altında yatan patolojik sebepler de araştırılmalıdır. Çünkü iki taraf için de, zaten hiç başlamamış bir ilişkinin sonu da yoktur.

       Peki en sonunda kim yanınızda kalacaktır? Sevdiğin birinin olmaması ve zor zamanlarında duygusal bir destek bulamamış olmak?!

       Suçluluk ya da pişmanlık duygularına yatkınlığı da arttırabilecek bir durum.