Susan Kadın

Şebnem Nur; İhanet, sadakatsizlik gibi kavramlar; evlilik birliğini derinden sarsan ve pek de telafisi olamayan türden davranışlardır.

Üniversite eğitiminin son yılında tanıştırılmışlardı.
Aslında doğru düzgün sevgili bile olmadılar.
Çocuk öyle ahım şahım bir şeye de benzemiyordu.
Ama ‘fırsatlar ülkesi’ için de bir biletti!
Âşık değildi, ama kabul etti...
Aile kurmak, yani ‘çocuk sahibi olmak’ maksatlı bir evlilikti zaten.
İki de çocukları oldu...
Adam zaman zaman yurt dışı seyahatlerindeydi.
Kısa bir zaman sonra da,
Evde durmak istemediği için midir bilinmez,
Yurt içinde iş için gezmediği ‘eyalet’ kalmadı...
Kısmen kopuk bir aile hayatları oldu.
Adam hâlâ gençti elbet, bu zaman zarfında.
Aşka da AÇTI...
Senaryolar, yalanlar, inkarlar ve kandırmacalarla aşklar yaşamaya başladı.
Bu kadınları genellikle kendi çevresinden seçtiği ve kimisini ‘karısı da’ tanıdığı için, fısıltılar çabucak duyuldu.
Karısının da kulağına gitti!
İhanete uğradığını öğrendi!
Hem de defalarca!
Hatta en sonunda, kocasının aşk mesajları eline dahi ulaştı!
Gene sustu!
Neden sustuğunu o da bilmiyordu belki de!
‘Macera dolu ülke’de, tek akrabası iki çocuğu olduğu için mi,
Dışarıya karşı ‘boşanmış kadın’ imajı çizmemek için mi,
Evini dağıtıp ayrı bir evde iki çocuğuyla yalnız başına oturmamak için mi,
Kocasının ona sağladığı imkanlara karşılık kendisini borçlu hissettiği için mi,
Bilinmez...
Bir kadın ihanet karşısında nasıl susabilir?
Neden susar?
Görmezden mi geliyordur?
Yalnızca kağıt üzerinde evliliğin devam etmesi ne işe yarar?
İhanet karşısıda susan bir kadının, kadınlık gururunu korumak için nasıl bir alternatifi olabilir?
Evliliğini kurtarmak için ihanetleri yutup; daha anaç, daha sevecen, daha sadık, daha kadın olmayı denemek...
İhanetler ardı ardına devam ederken hem de!
Bunu hak ettiğini mi düşünüyor yoksa?
Ne halt yerse yesin, ne de olsa tapusu bende mi?
Peki ya ihanete uğradığını bilen başkalarının gözündeki itibarı?
Neyin acziyetini yaşıyorsun?
Kocanın gözünde bir değerin olsaydı, ona iki çocuk vermene rağmen sana ihaneti layık görür müydü?
Senin, kendi çocukların gözündeki itibarın?
“Anne neden susuyorsun?”
“Anne neden bu adamdan boşanmıyorsun?”

       İhanete uğradığını bilmesine rağmen boşanmayı göze alamayan bir kadın, profesyonel bir yardım almayı da düşünmelidir.
       Kadının kendisine olan öz saygısının düşük yahut bozuk olduğunu düşündüren bir durumdur.
       Özellikle de adamın aleni itirafı söz konusu olduktan sonra kadın hâlâ terk etmeyi düşünmüyorsa, patolojik mahiyet de barındırıyordur. Kadının kendi babasıyla olan ilişki şekli de bu süreçte ele alınmalıdır.
       İhanet, sadakatsizlik gibi kavramlar; evlilik birliğini derinden sarsan ve pek de telafisi olamayan türden davranışlardır.
       İhanete uğrayan bir kadının, evliliğini kurtarma çabasına girmesi, çoğunlukla kendini kandırmasından başka bir durum değildir ne yazık ki.