Vukuat(lar) Sonrası

Şebnem Nur; Biz kadınlar; mevcut 5 duyumuzun dışında da; görür, duyar ve hissederiz. Kapıdan giriş şekli, telefonu tutuş, ekrana bakarkenki yüz ifadesi, azıcık değişen saç- sakal tıraşı...

Üç ay önce çıktığı son iş seyahatinde,
Otel odasında pek de yalnız kalmamış.
Sosyal medya Dm kutusunda çoğu mesajlaşma
Kaybolan mesaj moduna çevrilmiş vaziyette.
Sekreteri olarak işe aldığı kadın,
Aslında hiçbir zaman ona işinde yardım etmemiş.
Hep aynı iş arkadaşı hanım ile
Sözümona mesailere kalıyormuş.
Yürüyüşe çıkıyorum diye evden çıkıp
Bindiği asansörle 3 kat yukarı çıkıyor,
Eve kan ter içinde ve ‘çok koştum’ diye dönüyormuş.

Biz kadınlar; mevcut 5 duyumuzun dışında da; görür, duyar ve hissederiz. Kapıdan giriş şekli, telefonu tutuş, ekrana bakarkenki yüz ifadesi, azıcık değişen saç- sakal tıraşı...

Nevrotik seven, düzenini bozmaktan bir sebeple çekinen, bir nedenle konduramayanlar hariç; ANLARIZ.

Kimimiz de cesaret edip yakalar ve sonra da; tövbe edişler, yemin edişler, inkar edişler, kabul edişler dinleriz.

Affederiz kimi zaman. O ilişkisinin bittiğini düşünürüz, ona inanmak isteriz. Ama evden her yalnız çıkışında, şehir dışına gidişinde, telefon geldiğinde, mesaj sesinde... Acaba gene mi, deriz ister istemez.

İşte bu yüzden duygusal bir ilişkide, sadakat bir kez yok olduğunda, bir daha asla aranızdaki yakınlık eskisi kadar samimi, sıcak ve bozulmamış olmayacaktır.

Sadece ikinize ait olan o aşk mabedinize bir yabancıyı dahil etmiş olmuştur bir nevi. Aşkınızın erdenliğini bozmuştur aslında.

İşte bu yüzden; nerde ve kiminle yakaladıysanız, onu orada bırakmak en iyi seçenektir.

Özellikle de, hâlâ aşkı ve yakınlığı arayan bir ruha sahipseniz, sizi günden güne endişe ve kalp kırıklıklarıyla solduran bir ilişkiyi de kesinlikle sürdürme-melisiniz derim.