Yarım Kalan Aşk
Şebnem Nur; Kendilerinden kaynaklanmayan bir sebeple ilişkilerinin bittiğini düşünen insanlar, karşı tarafa da öyle pek bir kırgınlık, kızgınlık da hissetmezler. Onlara göre o aşk tam bitmemiştir ve akıl da hep biraz o kişiye takılı kalmıştır.
Çok da kolay başlamamıştı zaten.
Uzaktan bakışmalar, kesişmeler aylar sürmüştü.
Sağ olsun, birbirimize ilgimiz olduğunu fark eden,
Ortak bir arkadaşımız işe el atmıştı da
Bizi aynı buluşma yerine çağırmasıyla
Başlamıştı her şey.
İkimizde çekingendik ve ikimizin de karşı cinsle
Pek bir işi olmamıştı ve ikimiz de
İlk hamleyi karşıdan bekleyen,
Yanlış anlaşılmaktan korkan tipte falandık.
El ele tutuşmaktan sarılmaya,
Oradan öpüşmeye geçmek
Nerden baksan 1,3 yılımızı almıştı.
Yaşanması gereken doğal şeyleri yaşamak
Bu kadar uzun zaman alınca da,
Aşkı tükettiğimizi fark ettik.
Ama tam da öyle bitmiş gibi değildi hani.
Bir mesaj yazsa, hemen devamı gelecek gibiydi.
Hemen hemen herkesin yarım kalan bir aşkı vardır. Sevdiğiyle arasına başka şeyler girivermiştir. Şehir dışında kazanılan bir okul, askerlik, aile, maddi zorluklar, mülakatta elenme, kpss, kyk borcu, atanamama...
Kendilerinden kaynaklanmayan bir sebeple ilişkilerinin bittiğini düşünen insanlar, karşı tarafa da öyle pek bir kırgınlık, kızgınlık da hissetmezler. Onlara göre o aşk tam bitmemiştir ve akıl da hep biraz o kişiye takılı kalmıştır.
Peki bir aşk, yarım kalabilir mi gerçekten?
Kan bağları nasıl ki öyle kolay kolay kopmuyorsa, illâ ki bir şekilde haber alınıyor, hiç umulmadık zamanlarda tekrar bir araya gelinebiliyorsa; gerçekten kurulabilmiş bir gönül bağı da kopmayacaktır.
Çünkü ölüm hariç, yaşanılan hiçbir şey ‘ayrılığa’ sebep olamaz aslında. Birbirinden fiziksel olarak uzakta kalmak, bir sebeple elbette mümkündür. Ama bu durum, ayrılık getirmez aslında.
İşte o yüzden, yaşanılan şey -eğer ki- gerçekse; o aşk da muhakkak tamamlanır zaten.
O sebeple de, gerçekte aranızda her hangi bir bağ zaten kurulmamış, kendisinden her hangi bir haber almadığınız, yahut hayatınızda artık ‘sevgiliniz’ sıfatıyla bulunmayan biriyle ‘yarım kalan bir aşk’ da yaşamamışsınızdır. O aşk, bittiği gün bitmiştir.
Bana geri dönecek, hissiyatınıza da çok çok bir yıl verin.
Ama 3 yıl, 5 yıl geçtikten sonra tekrar size dönen biri; gezmiş, görmüş, denemiş ve öncekilerden avcunu yalanmış bir şekilde dönmüştür size. Bu durumda da; yarım kalan aşkın tamamlayıcısı değil de, züğürdün avuntusu olarak görüleceksinizdir.
Ayrıca; siz yıllardan beridir yarım kaldığını zannedip onu anmanıza rağmen; ondan hiçbir haber almıyorsanız, hiçbir iletişiminiz yoksa, hatta kendisine yeni bir hayat kurduğundan haberdarsanız, lütfen siz de kendi hayatınıza bakın.
Hayat; size asla dönmeyecek birine takılıp, yıllarınızı heba etmeye değmeyecek kadar kısa zaten.
Boş yere beklemeyin ve üzmeyin kendinizi, unutun onu.
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları