loading
close
SON DAKİKALAR

12 Mart'a nasıl gelindi?

Turgut Ünlü
Tarih: 12.03.2022
Kaynak: wwww.istanbulgercegi.com

Turgut Ünlü; Hepsi NATO’cu, hepsi Amerikancı, hepsi azılı anti komünist idi. Bu koşullarda 12 Mart faşizmine gelindi.

12 Mart  1971...     Yükselen  devrimci  dalga,  1961  Anayasasının  getirdiği  toplumsal   özgürlükler.

Öğrenci  gençliğin  antiemperyalist  başkaldırısı,  işçi  ve  yoksul  köylü  mücadeleleri,  iktidarın  yönetememesi,  YÖNETİLENLERİN  YÖNETİLMEK  İSTEMEYİŞİ  had   safhadaydı.

Bir  yandan  da  yükselen  toplumsal  muhalefetin  susturulmak  istenişi  nedeniyle  silahlandırılan  faşist,  antikominüst  çetelerin  saldırıları,  katliamları  sonucu  nefsii  müdafaa  durumunda  kalıp  silahlanan  ve  kendi  içinde  de  bölünen  devrimci  öğrenci  gençlik  muhalefetinin  parçalanışı,  zayıflatılışı  ve  toplumda  can  güvenliği  arayışları  Amerikancı  darbeyi  “meşru”  kılar  hale  getirilmiş.

Cumhurbaşkanı  Cevdet  Sunay,  Başbakan  Süleyman  Demirel,  Başbakanlığa  bağlı  MİT’in  Müsteşarı  Fuat  Doğu,  Genel  Kurmay  Başkanı  Memduh  Tağmaç  idi.

Hepsi  NATO’cu,  hepsi  Amerikancı,  hepsi  azılı  anti komünist idi.

Bu  koşullarda  12  Mart  faşizmine  gelindi.

Özetle;

Yönetenler  yönetemiyor,  yönetilenler  başkaldırıyordu.  Ancak  “Başka  bir  dünya  mümkün”  diyenler,  başta  işçi  sınıfı  olmak  üzere  örgütsüz  ve  dağınıktı.  Yapısı  gereği  dönemsel  krize  giren  finans – kapital  ise  domuzuna  örgütlüydü.  Mevcut  uyanışın  NATO’cu,  Amerikancı,  gerici  faşist  güçlerle  engellenmesi  gerekiyordu.  İşte  12  Mart  faşist  darbesi  budur.

12  MART  1971  FAŞİST  DARBESİ

Bir  yandan  ekonomik  sıkıntılar,  yoksulluk,  öte  yandan  sosyal  sorunlar,  kriz...  sonunda  NATO’cu  generaller,  C.  başkanı  Cevdet  Sunay’a  3  maddelik  bir  muhtırayı  vermişlerdi.  14  Şubat  1970  tarihinde, bütçesi  214  oya  karşılık  224  oyla  reddedilince  istifa  eden  S. Demirel,  C. Sunay  tarafından  yeniden  görevlendirilmişti  ama  YÖNETEMİYORDU. Generaller,  “ Demirel’in  istifa  etmesini,  yeni  hükümet  kurulmasını,  aksi  halde  askeri  müdahalede bulunacaklarını “   belirtiyorlardı.

Plan  yürürlüğe  kondu.  Demirel  istifa  etti.  26 Mart 1971’de  CHP  Kocaeli  m.vekili  Nihat  Erim  partisinden  istifa  edip  Başbakan  oldu,  hükümeti  kurdu.  22  Mayıs  1972’de  bu  kez  Ferit  Melen,  ardından  5  Nisan  1973’te  Naim  Talu  hükümet  kurdu.

Operasyonlar,  hemen  muhtıra  sonrası  başlamıştı.

Dönem,  26  Ocak  1974’te  B. Ecevit’in  37.  Hükümeti  kurmasıyla  nisbeten  de  olsa  ardında  büyük  acılar  bırakarak  son  buldu.

Bu  darbe,  ülkede  ne  kadar  ilerici,  yurtseverler, sol, sosyalist..  varsa  hepsine  birden  acımasızca  vurdu.   Başta  Deniz, Hüseyin, Yusuf’u  idam  etti.  Mahirleri  Kızıldere’de  katletti.  Binlerce  devrimci  genç  işkencelerle öldürüldü,  hapishanelerde  akla  hayale  gelmez  muamelelere  tabi  tutuldu.  Tarihinin  en  büyük  sınıf  başkaldırısını  15 -16  Haziran’da  gerçekleştiren  işçi  sınıfının  acımasızca  üzerine gidildi.  Anayasa,  demokratik  hak  ve  özgürlükler  budandı.  Tefeci – bezirgan  gerici  takımına  antikominist yuvalara  dokunulmadı,  tersine  onlar  desteklendi.

......

Bundan  9  yıl  sonra,  11  Hükümet  değişikliği  ardından  12  Eylül  1980  faşist  darbesi  gelecekti.

12 Mart  ve 12  Eylül  faşit  darbelerinde yitirdiklerimize  saygıyla..

ÜYE YORUMLARI

Yorum Yap

Facebook Yorumları