'Herkes üniversite okuyacak diye bir şey yok' sözü gerçek oluyor

Turgut Ünlü: Bir ülke düşününüz ki, geleceğini emanet edeceği, ortalama 20-25 yaşlarındaki 1.222.942 gencini yoksulluktan yüksek öğretim dışına itiyor. Yazık… Vallahi yazık

Devlet yetkililerinin, üniversite mezunu işsiz sayıları açıkladığında ya da üniversite sınav sonuçları açıklandığında sıkça söylediği söz; “Herkes üniversite okuyacak diye bir şey yok” sözüdür. Sanki her yurttaşına iş, aş yaratmak, sosyal devletin görevi değilmiş gibi.

Peki… herkes üniversitede okumasın. O zaman yapılacak iş şudur:

Her çocuk, kreş-anaokulu-ilköğretim, ilk+ortaokul basamaklarını zorunlu, parasız, kolay ulaşılır ve eşit olarak geçecek, bu geçişte yine her çocuğun yetenek, becerisi tesbit edilecek, bunlara başarı durumu da eklenerek oluşacak durum tesbitine göre; ya akademik liseye ya da
meslek lisesine yönlendirilecek. Burada sınav olmayacak. Akademik liselere gidenler üniversiteye, meslek liselerine gidenler de meslek yüksek okullarına yine sınavsız gidebilecek. Sorun çözülecek.
Bu düzenlemenin hiçbiri yapılmasın. Her ilde bir üniversite açılsın. Kreş, anaokulu hak getire…
Zorunlu olması gereken eğitim 4+4+4 diye parçalara ayırıp zorunlu olmaktan –salt imam hatipleştirmek için çıkarılsın- ülkenin mesleklere, bölgelere göre ihtiyaçları belirlenmeden anam-babam usulü üniversitelerde branşlar sürsün.
Çağın gerektirdiği bilimsel, karma, laik çağdaş eğitimden uzaklaşılsın…
Sonra… “Belediyede çöpçülük yapan da çocuğunu üniversitede okutmak istiyor” diye aslında övünülmesi gereken bir durumla aşağılayıcı olarak söz söylenilsin…
Olmadı… Şimdi olan ne olacak ve … yaşam çok pahalandı. Parasızlıktan okuyamama ortaya çıktı.
Son 21 ayda üniversitelerimizden 584 bini erkek, 346 bini kadın olmak üzere toplam 930.724 ön lisans, 292 bin de yüksek lisans öğrencisi kaydını sildiriyor.
Bir ülke düşününüz ki, geleceğini emanet edeceği, ortalama 20-25 yaşlarındaki 1.222.942 gencini yoksulluktan yüksek öğretim dışına itiyor.
Yazık… Vallahi yazık…