İstanbul'un Fethi
Turgut Ünlü; İstanbul’un fethi, Batıda coğrafi keşiflere, yeni ticaret yollarının bulunmasına da yol açtı.
2020 yılı İstanbul’un Fethinin… 567. yılı. Bu fetih sıradan bir olay değil. Bir imparatorluğu yıkan, Osmanlı’yı da tarihçi deyimiyle “imparatorluk” çok uluslu bir devlet yapan fetih insan, teknik, tarih üretici güçleri dönemine göre müthiş bir ilerleme gösteren Osmanlı’nın, tüm üretici güçleri çökgün hale gelmiş Bizansa karşı ilerlemenin gerilemeye karşı zaferidir.
Bir yanda 11. Yüzyıldan itibaren derebeyleşen, tekfurlarına bile söz geçiremeyen, esnaf ve köylünün çok ağır vergilerle cebelleştiği, vergi vermeyen Kilise ve etrafının hurafeler içinde yüzdüğü, yine vergi vermeyen üst ayrıcalıklı zümrelerin de aralarında kapıştığı, güçlenen Katalanlardan ürküldüğü için parçalama korkusu yüzünden, Katalanları Türklerle birlik olup Marmara sahillerini ve Trakya’yı kaybetmiş olan bir Bizans...
Öte yanda toprakta sömürünün, aracının olmadığı, çok az vergili, ülkenin güvenliğini sağlayan, çiftçiye huzur veren DİRLİK DÜZENİ’ni uygulayan, gönülleri hoş tutan, halkı dilinde, dininde özgür kılan, eşitlikçi, adil ve ucuz devletçi Osmanlı...
Aynı dönemde hüküm süren birbirinin tam tersi uygulamaları yapan bu iki devletten biri, Kilise ve imparatorluk üst zümreleri uygulamalarıyla tarih yolu üstüne kabus gibi çökmüş bir ceset. Tekmil insanlığa medeniyet yollarını tıkamış bir çöküntü...
Diğeri ise 400 arslanla Anadoluya ellerinde kılıç ve Kur’anla girmiş Horosan erenleri. Önce göçebeler… sonra yerleşik düzene geçen barbar Türkler. Eşitlikçiler, adiller. İnsan gönüllerini fethetmişler. Bu nedenle bir çok nüfusları kısa sürede çoğalmış, birçok Bizanslı adeta onları çağırır olmuş.
Osmanlı ilbleri kadar şahsi masrafları kıt ve dünya malına pabuç bırakmayan tam idealist babayiğitlerinin harcı olan Dirlik Düzenini uyguluyorlar. Bunlar ki İstanbul’dan önce Bursa’yı “baş yarılmadan ve kan dökülmeden alıyorlar.” Halka adil ve eşit davranıp yalnızca Bursa tekfurunun servetini alıp gazilere dağıtıyorlar.
Bunu bütün çıplaklığıyla halk yaşıyor ve görüyor. Dönemin en büyük silahı olan ŞAHİ adı verilen topu döken Macar mültecisi Urban, Köse Mihal, Evrenos Bey, Zağnos Paşa vb. Türk ilblerinin yanına gelmişlerdi.
“Fetih” Arapça “açmak” demektir. Aynı Bursa’nın fethinde olduğu gibi İstanbul’un fethinde de şehrin kapıları dışarıdan genel olarak Türkler ve Müslümanlar içeridense Hristiyanlar ve Museviler eliyle açılmıştır. Bu nedenledir ki, gerek Bursa’nın gerekse İstanbul’un fethinden sonra kimseye dokunulmamış, halk tüm yaşamlarında özgür bırakılmıştır.
Özetlersek;
• FETİH, ilerlemenin gerilemeye karşı zaferidir.
• FETİH, tarihsel devrimdir
• FETİH, bir insanlık ve medeniyet atılımıdır.
• FETİH, yalnız zor ile değil herkesin gönlü ile olmuştur.
• FETİH, teknik ve insan üretici güçlerinin geriliğe galebe çalmasıdır.
• FETİH, bilimin, aklın bilim dışılığa karşı üstünlüğüdür.
• FETİH, adaletli, eşitlikçi, özgürlükçü oluşun başarısıdır.
• FETİH, laikliğin üstün gelişidir.
Fatih Mehmet, fetih öncesi Osmanlılıktaki derebeyleşme gelişimlerini yok etmiş, toprak düzenindeki aksaklıkları gidermiş, Anadolu ve Balkanlardaki halklarla; özellikle İtalyanlara karşı tek bir cephe oluşturmuş, zamanının en büyük ve en önemli silahlarını yaptırmış, Ada
halklarıyla ittifaklar kurmuştu.
• FETİH, Bizansı ortadan kaldırdı dünya ticaretinin önünü açtı.
• FETİH, Trabzon, Sinop, Sırbistan, Arnavutluk gibi yerlerin alınmasına, ticaret yollarının açılmasına yol açtı.
• FETİH,İstanbul’un imarı ile dünya ticaret ve medeniyet merkezi oluşunu sağladı
• FETİH, ticaret yollarının ordu ile düzenlemesine neden oldu.
• FETİH, Rönesans ile Batı Medeniyetinin doğuşuna neden oldu.
İstanbul’un fethi, Batıda coğrafi keşiflere, yeni ticaret yollarının bulunmasına da yol açtı.
Fatih Mehmet’ten sonra bilhassa Kanuni Süleyman ile Dirlik Düzeni yerine getirilen Kesim Düzeni, Osmanlı’nın iç ve dış tüm olumluluk ve genişlemesini durdurdu.
Batı’nın yeni ticaret yolları ile sömürgeleşme ve zenginleşme bir süre sonra da aydınlanma atılımlarına Osmanlı cevap veremedi. Doğal olarak çöküşü geldi.
İstanbul’un fethi’ni bırakın yalnız “muhafazakarlar”, “Osmanlıcı”, vb. kesimlerce kutlanmasını bütün dünyanın kutlayabileceği bir TARİHSEL DEVRİM olduğu bilinci çıkarılmalıdır.
ÜYE YORUMLARI
Facebook Yorumları
Selamlar, Turgut hoca. Guzel.