İzmir, Hatay
Yılmaz Özdil yazdı, Hayatın doğal akışı devreye girdi, kaçınılmaz olarak dünyaya entegre oldu Türkiye...
81’lik delikanlı...
İzmir Fuarı açıldı.
Onur konuğumuz...
Hatay!
*
Televizyonun olmadığı dönemlerde, “coğrafya laboratuvarı”ydı Fuar... Hayatımda ilk Japon’u orda gördüm, ilk Afrikalıyı da... Soğuk Savaş yıllarında Sovyet pavyonuna girip, orak-çekiç’in altında fotoğraf çektirebildiğimiz “tek özgürlük alanı”ydı. İnsan için küçük, insanlık için büyük adım’ı atan ve geçenlerde rahmetli olan Neil Armstrong’u Ay’a indiren kapsülü getirmişti ABD, yanına da Ay’dan getirilen kaya parçasını koymuşlardı, sakal-ı şerif’in etrafında döner gibi kuyruğa giriyordu ahali... Filistin henüz devlet değilken, Arafat’ın kefiyesiyle biniyorduk çarpışan otolara, çünkü, avanta dağıtıyorlardı FKÖ pavyonunda... Küba, Malezya, Kenya, gidemiyorduk, geliyorlardı, tanışıyorduk; yaratılan’ı yaradan’dan ötürü sevmeyi illa seçmeli din dersinde öğrenmiyorduk! İthalat yasaktı, Marlboro’ya çember atıyorduk, lunaparkta... Düdük’ten başkası yoktu, ilk defa spagetti yemiştim, ilk ketçap’la... Sutyen’in porno muamelesi gördüğü, damalı taksi günleriydi, margarin üstüne tozşeker’li ekmek kemirdiğimiz, Anadol’un inekler tarafından yendiğine inandığımız, arapsabunu kokulu zamanlardı. Çamaşır makinelerinin merdaneli, cep telefonunu sadece Kaptan Körk’ün kullandığı, arkası yarın’a kulak kesildiğimiz, mum ışığının gölgesinde parmaklarımızı eğip bükerek duvara tavşan yaptığımız elektrik kesintili gecelerdi. Saz heyetleri smokin’le çıkardı sahneye gazinolarda, İran’a özenip kravat’a savaş açılmamıştı. Barış Manço, Cem Karaca, Zeki Müren, mesut bahtiyar’dan şarkılar dinliyorduk Fuar’da.
*
Sonra?
*
Hayatın doğal akışı devreye girdi, kaçınılmaz olarak dünyaya entegre oldu Türkiye... Kabiliyetsiz yöneticiler yüzünden çağ’a ayak uyduramayan Fuar, nostalji’den ibaret haline geldi.
*
Taa ki, 2005’e kadar...
Yedi sene önce bakış açısı değiştirildi, yeni bi “vizyon” kondu. Türkiye’nin “dünyaya açılan pencere”si, Türkiye’yi “dünyaya tanıtan vitrin” haline getirildi.
*
“Onur konuğu şehir” uygulaması başlatıldı. “Uluslararası” özelliği kaybedilmeden “yerel” öne çıkarıldı. Mardin, Uşak, Çorum, Karabük, Çanakkale, Gaziantep ve Denizli onur konuğu oldu. Bu uygulama o kadar tuttu ki... Bu seneki Fuar’da, onur konuğu Hatay’ın yanı sıra, 35 şehrimiz pavyon açtı. Yazmaktan onur duyuyorum: Adıyaman, Afyon, Amasya, Ankara, Antalya, Artvin, Aydın, Balıkesir, Bilecik, Bolu, Bursa, Çanakkale, Denizli, Diyarbakır, Edirne, Elazığ, Erzurum, Giresun, İstanbul, Kayseri, Kırşehir, Kocaeli, Konya, Kütahya, Manisa, Mardin, Muğla, Nevşehir, Niğde, Osmaniye, Samsun, Tekirdağ, Tokat, Uşak, Van.
*
“Yerel vitrin” özelliği, uluslararası çekiciliği arttırdı... Fuar’a katılan ülke sayısı 20’li rakamlara düşmüştü, patladı, önceki sene 43, geçen sene 55, bu sene 64 ülke katıldı.
*
“Partner ülke” uygulaması başlatıldı. Bu seneki partner ülke, Latin Amerika... Çünkü, Fuar’ın yeniden parladığını gören, Küba, Meksika, Arjantin, Kolombiya, Ekvador, Venezuela, Şili ve Peru seçilmek için kıyasıya yarıştı, neticede “partner kıta” olarak katılmaya karar verdiler.
*
Vizyon değişikliği, ziyaretçi sayısını da roketledi... 2000’lerin başında 1 milyon’un altına kadar inmişti, geçen sene 1.5 milyon’u aştı, bu sene 2 milyon’u geçmesi bekleniyor. Özetle... Trajik yangınıyla küllerinden doğan İzmirimin, Fuar’ı da küllerinden doğuyor.
*
Hatay’ın onur konuğu olması meselesine gelince...
*
Ben mesela, Hataylıyım!
Hatay’da büyüdüm.
İzmir’de...
Yüz binlerce Hataylı var.
*
Çünkü... Fuar’ı kuran, Sağlık Bakanlığı da yapan, İzmir’in efsane belediye başkanı Doktor Behçet Uz, Hatay vilayetimiz henüz Türkiye topraklarına katılmadan taaa iki sene önce, İzmir’in en büyük semtlerinden birine Hatay adını verdi. Hatay şehrimiz, hem Mustafa Kemal’in ideali, hem de İzmirlilerin başının tacıdır. İzmir Hatay’dır, Hatay İzmir’dir.
*
Hatay’da bugün olan bitenlere hassas olmamız ondan... Hatay, biz İzmirliler için Mustafa Kemal’in emanetidir. İzmir gibi, ezan çan hazan’ın aynı semada huzur içinde yankılandığı hoşgörü’dür. Eli silahlı şeriatçı tiplerin cirit attığı, etnik kökenlerin, mezheplerin sorgulandığı, babanın malı gibi istediğine peşkeş çekebileceğin, dingonun ahırı değildir Hatay!
*
Ey ahali...
Güzellikleriyle tanıdığımız ve değişmesine asla izin vermeyeceğimiz Hatay, İzmir Fuarı’nda.
Hepinizi bekliyoruz.
Hürriyet/Yılmaz Özdil
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları