Tarih:
13.03.2015
Siren sesi…
Yılmaz Özdil; Her defasında yükseliyor siren sesi, tam yanımızdan geçerken hüzünleniyoruz, uzaklaşıp gidiyor, görüş alanımızdan çıkıveriyor.
Direksiyondasın.İşine gidiyorsun.
Ya da evine dönüyorsun.
Canhıraş bi ses duyuyorsun.
Siren sesi…
Dikiz aynana bakıyorsun.
Ambulans geliyor.
Kenara yanaşıyorsun hemen.
Yol veriyorsun.
vaaaiiiiiİİİİUUUUuuuvvv
*
Ses azar azar yaklaşıyor.
Tam yanındayken en yüksek…
Azala azala uzaklaşıyor.
Gözden kayboluyor.
Duymuyorsun artık.
*
Yaklaşırken telaşlanıyorsun.
Tam yanındayken üzülüyorsun.
Gözucuyla, vah vah filan.
Uzaklaşınca unutuyorsun.
Bi saniye sonra hatırlamıyorsun.
*
Bi bakıyoruz mesela…
Ambulans geliyor bağıra bağıra.
Özgecan’a kıymışlar.
Sirenler manşetlerde çınlıyor.
O an kahroluyoruz ama…
Geçip gidiveriyor.
Gözden kayboluyor.
*
Bi bakıyoruz, cama kartopu gelmiş diye katletmişler gazeteci Nuh’u…
Bi bakıyoruz, üniversiteli Fırat’ı şah damarından bıçaklamışlar.
Bi bakıyoruz, tedavülden kaldırılmış fantomlar düşmüş, dört şehit var, peşinden iki şehit daha var.
*
Her defasında yükseliyor siren sesi, tam yanımızdan geçerken hüzünleniyoruz, uzaklaşıp gidiyor, görüş alanımızdan çıkıveriyor.
*
Ambulanslar farklı ama… Özgür kadınları hedef haline getiren, eğitimli insanı aşağılayıp, magandayı yücelten, teröristin sırtını sıvazlayıp, yurtsever gençleri terörist ilan eden, kindar nesil yetiştiren, polisi-esnafı tetikçi yapan, kendi ordusundan nefret eden, göz göre göre, bağıra bağıra gelen siren… Hep aynı siren.
*
Ve, maalesef “Aile Bakanlığı’nın yurdunda barınan kız çocuklarına altı senedir tecavüz edildiği ortaya çıktı” haberini okurken yazıyorum bu satırları… Siren, aynı siren.
*
Kenara çekil.
Geçsin.
İstifini bozma, devam et.
Durmak yok yola devam…
Bu olsa gerek!
Yılmaz Özdil - Sözcü
ÜYE YORUMLARI
Yorum YapFacebook Yorumları